Avcı Arkadaşlar bu aralar köpek tüfek derken yine AVCILIĞIMIZI unuttuk galiba
Tuncay bey, unutmadık da elimizden fazla bir şey gelmiyor. Memleketimizdeki avcı profili (hatta insan profili) böyle kaderci, duygusal, pesimist ruh halinde. Herkes için demiyorum ama geneli böyle görüyorum. Üzerine; bakanlıklar bile avcıları görmek istemiyor. Ödediğimiz paralar hem çok(çünkü karşılığı gelmiyor) hem de doğrudan maliyeye gidiyor. Gelin avcı dostlar birlikte çalışalım, proje üretelim diyen yetkili de yok. Mak tan Mak a dert ettiğimiz şeyler bu işler, nedense!
Bu federasyonlar faydalı olmak istiyorlarsa, kafası çalışan, avcılara önder olabilenler düşünsün, proje üretsin. Sonra ister tartışsın, ister doğrudan küçük çapta denemesini(pilot uygulama mı diyoruz) yapsın. Bu çalışmaları düzgünce not etsin ve kamuyla, bakanlıkla, MP ile paylaşsın. ASlında hep beraber yapılmalı ama olmuyorsa kendileri yapsın.
Yaptıkları yapacakları her şey için ellerinde araştırma verileri olsun. Başka bir siteden avcı dostlar böyle bir başlangıç yapmışlardı. İlk çalışmalarının sonucunu da madde madde paylaşmışlardı. Ben gayet beğenmiştim. Düşünün ki bu kadarını yapanlar da ne bakanlık ne milli park ne de şu iki tüzel kişilikten biri değildi. Boş oturmak yerine bir şeyler yapmaya çalıştılar. Takip edebildiğim kadarıyla da vizyonu en geniş başlangıçtı ama biz birbirimizi beğenmeyiz ki. Onlarda da artık kıpırtı kalmadı. Bunlara gelin beraber yapalım, benim de şöyle planlarım var, şuna katılmıyorum, tartışalım diyen oldu mu? Veya bunlara kızıp daha güzelini yapmaya çalışan oldu mu? Bir şey, yapan oldu mu? Bir şey derken, tee eskiden beri yapılanlardan farklı, geleceğe dönük, dünyada yapılanları da değerlendirerek kafa yorup, proje üreten oldu mu? Bu federasyonlardan bu forumlara katılıp düşüncelerini paylaşıp vizyonunu ortaya koyan oldu mu?
Lider ve yetkili ve etkili kişiler yapmak istediklerini veya yapacaklarını buralarda paylaşsınlar. Birbirleriyle anlaşmaya çalışsınlar, bunları görelim önce. Bu işler geniş katılımla olabilir. Mesela: Avcılar olarak popülasyon sayımı gerektiğini söylüyoruz ama bu işi üstlenmiyor, bakanlığa devrediyoruz. Kontrol lazım diyoruz ama ülkenin tüm dağlarını nasıl ve kimin denetleyeceğini bilmiyoruz, teklifleri beğenmiyor, kendimiz de çözüm üretmiyoruz. Sonra bakanlık sorunları kafasına göre çözmeye geçince neden avcıları dikkate almıyorlar diyoruz. Orta yolu nasıl bulacağız?
Nacizane fikrim böyle. Aklıma gelenleri öyle yazdım geçtim. Daha yazmak istediğim şeyler de var ama daha fazla vakit ayırmam lazım, araştırmam lazım. Bu yüzden hatalı yazmışsam da bilgim dahilinde iyi ifade etmeye çalıştım. Şu konu başındaki iki tüzel kişilikten birinin sitesini bir süre önce ziyaret etmiştim. Hangisiydi hatırlamıyorum. Şimdi bakıp da ŞU demek de istemiyorum. Yanlışsam yanlışımdır... Hayal kırıklığına uğradım. Yapmak istedikleri arasında avcıların derdine ilaç olacak ciddi bir şey göremedim. Bir sürü teferruat. Avcılar adına dava açacaklarmış, domuz avı için çalışma yapacaklarmış. Buna benzer şeyler. Bu ne böyle? Komik ama gülesim yok.
Yanlış anlaşılmamak adına; bir şeyler yapmaya çalışanları desteklerim ama bu iş yetkili ve etkili olmak isteyenlerin kontrolünde olmalı. Bu federasyonlar toplandıklarında sadece köpek yarışması yapılmasın. O da olsun ama sadece bununla sınırlı kalmasın.
Haydi şu iki örnek meseleye ne çare düşünmüşler bilelim:
1. Envanter çalışması nasıl yapılabilir?
kim yapaarsa yapsın önemli değil. Nasıl sayılacaklar? İzmir'in dağlarında kaç keklik var? Kaç sürü var? Kaçı avlanırsa seneye daha fazla olabilir?
2. Avlaklarda konrol nasıl yapılır?
Yine İzmir dağlarında keklik avlayıp evine dönen avcıyı nasıl denetleyebiliriz? Kim ve kaç kişi denetleyecek?
sorular çok elbette ama ikisini seçtim. Bakanlık bu sorunu kendince çözmeye bir yol bulur elbet. Peki yanlış çözüm üretmişse doğrusunu bilen, bilimsel(sürdürülebilirlik açısından) önerisi olan var mı?