Akus Hunter Lüx Siparişini Verdim (Tüfek geldi.)

[Naim ZENGİN]

Birkaç ay önce eski binalarından yeni binalarına taşındılar. Zannediyorum ki işlerini hala tam anlamıyla oturtamadılar. Bir siparişin tamamlanması 2-3 ay sürüyorsa, sanırım fazlasıyla sipariş alıyorlardır. Bu durum da müşterinin özel istekleri ile çok da uğraşmamalarına sebep oluyordur. Kalkıp yüzlerce km yol yapıp fabrikaya gittim. Dipçik desenleri ile ilgili özel bir isteğimi belirttim. Bunun benim için çok önemli olduğunu vurguladım. Tamam, istediğiniz gibi bir dipçik seçeceğiz demelerine rağmen, özellikle istemediğim türdeki desenli bir dipçik yapmışlar. Yani isteğimi dikkate almamışlar. Dediğim gibi belki de taşınma aşamasında bunlara kafa yoracak psikolojileri kalmadı.

Rıdvan bey, açıkcası profesyonel bir firma için bunların hiç biri geçerli bir mazeret olamaz sanıyorum. Hele ki fazla sipariş almak, işi sürümden kazanmaya çevirmek tam Türk işi şeyler. Ben diş hekimiyim. Bazen yoğunluğumuzun fazla olduğu dönemlerde yeni gelen hastalarım oluyor ama nazikçe geri çeviriyorum. Çünkü eğer o hastayı alırsam yeterli zamanı ayıramadığım için hem yeni hastam hemde önceden randevu almış olan hastamın tedavisinde belli bir standartı sağlamam mümkün olmayacak. Sırf bu yüzden ciddi maddi kayıpta yaşıyorum bazen ama klinikten çıkan hasta memnun ayrılıyor ve bu bize uzun dönemde hasta sadakati olarak geri dönüyor. 15-20 yıldır takip ettiğimiz hastalarımız var böyle. Demem o ki, asıl olan çok müşteri değil, sadık müşteridir. Onun yoluda yeterli zaman, ilgi ve özenden geçiyor. Ben bunu yaptım al işte demek, işler yoğun bu kusuru da görme demekle piyasa da kalıcı olmazsınız.

[Rıdvan ÖZKAN]

Naim Bey, bu konuda kesinlikle haklısınız. Bu tür ilgisizlikler hangi firma olursa olsun, onları uzun vadede olumsuz olarak fazlası ile etkiler. Örneğin ben gelen çantanın içinde sadece tüfeğimi değil, tüfeği denediklerini gösteren bir atış deneme kağıdı görmek isterdim. Namlu iç çapının ölçülüp yine bir not olarak bırakılmasını isterdim.

Dediğim gibi kalkıp kilometrelerce yol gittim, ölçü aldılar; deneme tüfeği de olsa bu ölçülerin sağlamasını yapmak için bana atış yaptırmalarını isterdim. Yine ortopedik dipçik pedi istedim, bizde yok dediler; ejektörsüz olsun dedim, olmaz dediler. Uzun vadede kar yapmak isteyen esnaf, bazı fedakarlıklarda bulunmalı. Sizde ortopedik ped mi yok, sipariş verin, müşteriye ücreti karşılığında verin ama isteği yerine gelsin. Hunter modeli ejektörsüz oluyorsa, hunter lüx neden olmasın?

Müşteri ısrarla dipçik deseni istiyorsa ve söz veriyorsan not al, unutma. Tüfeğini bitirip göndermeden önce bir kontrol et, her şeyi tam mı? Tüfeğin dipçiğine askı kayışlığı yapıyorsun ama namluya yapmayı unutuyorsun. Demek ki yeterli kontrollerden geçmiyor bu tüfek. Umarım tüfek avdaanlatıldığı gibi çıkar veya namlu ile ilgili problemler yaşamayız. Gerisi onlarla ilgili.

[Naim ZENGİN]

Naim Bey, bu konuda kesinlikle haklısınız. Bu tür ilgisizlikler hangi firma olursa olsun, onları uzun vadede olumsuz olarak fazlası ile etkiler. Örneğin ben gelen çantanın içinde sadece tüfeğimi değil, tüfeği denediklerini gösteren bir atış deneme kağıdı görmek isterdim. Namlu iç çapının ölçülüp yine bir not olarak bırakılmasını isterdim.

Dediğim gibi kalkıp kilometrelerce yol gittim, ölçü aldılar; deneme tüfeği de olsa bu ölçülerin sağlamasını yapmak için bana atış yaptırmalarını isterdim. Yine ortopedik dipçik pedi istedim, bizde yok dediler; ejektörsüz olsun dedim, olmaz dediler. Uzun vadede kar yapmak isteyen esnaf, bazı fedakarlıklarda bulunmalı. Sizde ortopedik ped mi yok, sipariş verin, müşteriye ücreti karşılığında verin ama isteği yerine gelsin. Hunter modeli ejektörsüz oluyorsa, hunter lüx neden olmasın?

Müşteri ısrarla dipçik deseni istiyorsa ve söz veriyorsan not al, unutma. Tüfeğini bitirip göndermeden önce bir kontrol et, her şeyi tam mı? Tüfeğin dipçiğine askı kayışlığı yapıyorsun ama namluya yapmayı unutuyorsun. Demek ki yeterli kontrollerden geçmiyor bu tüfek. Umarım tüfek avdaanlatıldığı gibi çıkar veya namlu ile ilgili problemler yaşamayız. Gerisi onlarla ilgili.

Rıdvan bey, aldığınız tüfeğin aynısını 3 yıl önce bende almıştım. Bende yüzlerce kilometre gidip özel ölçü vermiştim. İlginç olan benim tüfekte de dipçiğe askı aparatı takıp namluya takmayı unutmuşlardı. Sonra aradığımda namlu boyandı artık yapılacak birşey yok deyip size askı için namluya takılan bir klips gönderelim dediler. Bir yıl sonunda namluda ciddi boya atmaları oldu. Fabrikasına gönderdim. O zaman askı aparatını kaynatıp gönderdiler ama sözde boyanmış namlu yine her yerinden boya attı. Vel hasılı kelam ne yazık ki Türkiyemizde işler ancak bu kadar yürüyor.

[Rıdvan ÖZKAN]

Bana ilginç gelen de askı kayışlığı hatasını daha önce yapmalarına rağmen hala kontrol etmemeleri  Olmazsa, ben de kendi aparatımı satın alıp bir kaynakçıya kaynattırayım; gönder-bekle ile uğraşmayayım. Tüfeğiniz için üzüldüm, muhtemelen benim tüfeğimde de aynı şey olacak. Aynı ilden gitmişiz fabrikaya, aynı model tüfek, aynı kayışlık aparatı problemi. Bir de benimki de paslandı mı kader arkadaşı oluruz