bir anıda ben anlatayım müsadenle atagan;
4-5 yıl önceydi,30 ağustos zafer bayramının ertesi günü yaylada dayımgile akşam misafirliğine gittik. salonun tavanda bir delik var,bu ne dedim bilmiyorum anlamadık sabah kalktık bu delik var,yerde falan bir şey bulamadık dediler. bi kaçgün sonra iş ortaya çıktı kuzenimin çocuğu evin salonunda oyun oynarken kanepenin altında bir mermi çekirdeği bulur. zafer bayramı akşamı bizim buralarda bol silah ve torpil atarlar. yorgun bir mermi çatıdaki 2-3 mm çinkoyu ondan sonrada 2 metre altındaki 1 cm suntayı delip odanın içine düşer. bunun yorgun mermi olduğu kesin,çünkü çatı havaya bakıyor üstten veya yandan hedef alınması mümkün değil...
bizzat yaşadığım bu sefer iş yerinden çok yakın arkadaşımın kızının yaralanmasıyla sonuçlanan bir yorgun mermi vakasından bahsedeyim. bundan bikaç sene önce 7 ekim olaylarının çıktığı zamanlarda işyerindeyiz. arkadaşım apar topar çıkmış noldu dedim kızı yaralanmış hastaneye gitti dediler. iş çıkışı hastaneye gittim. duyduklarımla şok oldum resmen. kız mersin merkezde ilkokul 1 e gidiyordu. beden eğitimi dersinde birden omzunu tutmuş ve ah demiş öğretmeni top çarptı sanmış. tişörtü kanlanmaya başlayınca anlamışlar kötü bir şey olduğunu,hemen hastaneye götürmüşler. film çekilmiş yorgun mermi köprücük kemiğinden girip kürek kemiğinin arkasında kalmış. ne silah sesi duyulmuş,nede başka birşey. muhtemelen kenar mahallelerde hergün gösteriler oluyordu. muhtemelen orda havaya atılan bir silahtan gelmiştir,diye düşündük. mermi riskli yerde olduğu için istanbulda aldırdı arkadaşım ameliyatla,çok şükür çocukta sağlıklı şuanda.
bu işin şakası yok,elimizdeki silahın sorumluluğunu bilmeliyiz.bilmeyenlerede ısrarla söylemeliyiz. havaya silah atma alışkanlığını artık bırakmalıyız. eğer çok meraklıysanız kurusıkı veya ses fişeği atın,ben şahsen daha havaya boş yere silah atmamışımdır.