Walter markasının adı pek bilinmez her bölgede ama adamlar yurtdışına ciddi ihracat yapıyorlar.. Satışı 700-800 tl olan bir tüfeğin maliyeti nekadar olabilir onu da siz düşünün
Fişek konusunda da, Erdem abime kesinlikle katılıyorum. Ciddi avlara ciddi fişek şart.
Off road için gidip binek araba tercih edebilir misiniz ? Bu da onun gibi bir şey...
Marka ismi vererek ama asla kötüleme amacı gütmeden elimden geldiğince gördüklerimi aktarmaya çalışayım..
Şimdiki yazacaklarım, 1-2 av gününde veya 1 hafta boyunca denemeye tabi tuttuğum tüfeklerdir..
Kullandıklarımla ilgili yorumu en son yazacağım..
Bunlar tamamen kendi yorumum ve kullandığım tüfeklere ait bilgilerdir. Aynı modellerin diğer tüfeklerini bağlamayabilir..
Stoeger M3000 / M3500 : M3000 modelini 2 ayrı tüfek olarak 66 ve 71 namlu olarak 1 hafta boyunca avda ve testlerde aktif şekilde kullandım.
Tüfek sağlam.. Çalışmasında gözle görülür sıkıntı yok fakat 28 gram sterling fişeklerde birkaç defa boşu atmama veya boşu atıp doluyu almama sıkıntısı yaptı. Trap fişeklerinde çalışmadı. Zuber 28 gr fişekte sıkıntısız çalıştı..
Grupman orta seviyede. Genelde 3 şoku daha başarılı. 30-32 gramlarla av performansı takdir edilecek türden.. Rc sıpe fişeğe tek kelimeyle bayılıyor. Hem grupmanı hem avı çok başarılı. Sert saçmalı ve basınçlı fişeklerden, grupman anlamında pek haz etmiyor. Fakat soğuk havada avda denemek lazım..
Bu modele ve m3500 modeline max5 kaplama çok yakışıyor. Tüfeği bambaşka bir havaya sokuyor..
M3500 bu modeli de 2 ayrı tüfek olarak inceleme şansım oldu. Biraz daha büyük ve ağır bir tüfek. Atış konforu harika. Geçit avında oturup sabahtan akşama kadar 36 gram atsanız omzunuzda en ufak rahatsızlık olmaz. Grupman olarak m3000 e göre daha optimum sonuçlar veriyor. Kalın saçma ve yüksek gramajda daha az sapıtıyor. Fişek seçme oranı daha düşük. Her iki model de sağlam bir duruş sergiliyor. M3500 modellerden biri, ilk başlarda tıkanma fişek dikme yapıyordu, servis sonrası canavar gibi oldu..
Sırf geçit avı için max5 kaplı 76 namlu bir m3500 tercih edilebilir. M3000 modeli de ondan aşşağı kalmıyor. Ördek avında iyi işler yapacaklarını tahmin edebiliyorum..
AlphArms : İsmini pek duymamışsınızdır. Trabzon üretimi. Satışı 1000-1200 tl civarında. Ruslar çok sevmiş, ciddi sayıda ihracatı var.
Namlusuna hiç sözüm yok avda kullandım çok güzel. İç çapının 18,30-18,45 aralığında olduğunu öğrendim. 5 cm standart mobil şok kullanıyor.
Dar iç çap ve hafif tüfek olması sebebiyle 32 gr ve üstünde biraz dayak atıyor..
Tetik korkuluğu plastik. Mekanizması sağlam yalnız, mekanizma ve tetik tertibatı arasında bazı modellerde uyumsuzluk yaşandı ve malum tıkanma problemleri oldu ama buna rağmen çalışma performansı genelde %80 ve üzeri başarılı. Servis, kesinlikle tamir sürecinde kullancıyı süründürmez. Gerektiği en ufak durumda bile komple sıfırlıyorlar.. O konuda iyiler..
Arthemis : Otomatik ve poze modelleri var. Konya firması. Otmatiğini kullandım. Çamura suya son derece dayanıklı ve her şartta çalışıyor. 24-28 gr fişeklerde sıkı tutunca azcık nazlanabilir. Onun haricinde atmadığı fişek yok. Hafiflik ve dar namlu sebebiyle yine 34 gramlarda biraz fazla tepiyor. Omuz masajı için ideal
Av performansı güzel..
Ata Neo : Ülkemizde üretilen kaliteli kinetik tüfeklerden biri.. Çalışma ve av performansında sorun görmedim. Avı yakmıyor deselerde
göl avlarında gayet başarılı.. Grupman olarak bazılarında memnuniyetsizlik gördüm anca grupmanı çok iyi olanı da var.. Bu tüfeğin de omuz masajı özelliği mevcut. 32 gram üstü tavsiye edilmez
Fişek seçmeden güzel çalışır, avı da iyidir..
Ata Venza : Bu tüfeği 2 defa sabah tahtalı geçitinde kullandım. Aynen stoeger m3500 gibi çok iyi atış konforu var. Gramaj yükseltseniz bile rahatsız etmiyor. Dar iç çap olmasına rağmen ağırlık ve gaz sisteminin faydası oluyor..
Full şoku 17,15 mm geldi. 34 gr 5 numara 36 metre grupmanı çok kötüydü..
Daha çok hafif gramaj ve ince saçmalarda başarılı grupman verdi. Açık şokları daha iyi. Namlu iç çapı 18,35 dolaylarında imiş..
Bu tüfeği yağmurlu havada gölde kullanan arkadaşlarım oldu, pistona su gittiğinde tıkanma yaptığı ve çalışmadığından şikayet ettiler. Benim böyle bir tecrübem olmadı sadece kuru havada kullandım.
Benelli ciro comfort sentetik : Tüfek çok şık. Eline alınca güven hissi veriyor. Çalışmasında hata payı yok.
34 ve 36 gramajları pek sevmiyor avlar yaralı gidiyor ( sahibinin tabiriyle yakmıyor
)
30 gram çalışması çok tatlı.. Akşama kadar sıkılmadan 5 koli 30 gr fişek atabilirim
Bu tüfeğin sahibi, 34 gr alışkanlığından vazgeçip tavsiyem üzerine bu sezon 30,5 gr mirage kullanıyor ve beni gördükçe dua ediyor
Franchi Affinty : Klişe bir tabirle Avrupa fiyat / performans tüfeği. Çalışması çok güzel. Rc sıpe ve s4 fişeklerde ve sellier bellot serisinde 34 grama kadar çok başarılı. Avı, çalışması ve dengesi çok iyi.. Teferruatlı grupmanına bakamadım ama 3 şokla güzel av yapıyor..
Franchi Fast One : Affinty modelinin ispanyol versiyonu. 2950 gr, avda gezerken elinde varmı yokmu unuttuğun bir tüfek
Kundaklar güzel, kasa mat namlu parlak siyah.. Çalışmasında en ufak hata göremedim. 24 gr trap fişeklerini, gazlı bir tüfekten bile daha iyi çalıştırıyor. Tetik hassasiyeti, mekanizma kalite ve sesi benim çok hoşuma gitti. Şahsen affinty ile yan yana koysalar bu tüfeği tercih ederim..
12 ga hafif bir tüfek arayışında olup düşük gramaj fişeklerle keyifli av yapmak isteyenler değerlendirebilir. 28 gr avı bile 30-35 metrelere kadar şahane.. Fiyat 3000-3500 tl aralığında.
Sarsılmaz Concord L : Yıl 1999. İlk çulluğumu bu tüfekle vurdum
3 adet dıştan uzatmaya sahip ve bu uzatmalar sayesinde 61-66-71 namlu opsiyonu olan bir tüfek.. Namlusunda Made in İtaly ibaresi var. Avı çok güzel. Çalışmasında bugüne kadar bir defa bile teklediğini görmedim.. En son, 3 yıl önce arka arkaya 15 adet şevrotin atışından sonra, kasa içinde en dipteki plastik contası çıktı, mekanizma kasaya vurmasın diye koymuşlar. Onu yaptırdık. Onun haricinde en ufak bir teknik hata vermedi.
Halen faal çalışır durumda. Sarılmaz denildiğinde aklıma gelen ilk tüfek..
Diğer birkaç model daha var yerli ve avrupa ancak hakkında bilgi verecek kadar deneyemedim oyüzden yazmak istemiyorum..
Gelelim benim kullandıklarıma.
Babadan kalma alışkanlık, ava esaslı başladığımdan bu yana hep Huğlu tüfek kullandım. Bu da alışkanlık ve tercih meselesi..
Nitro Beast : Aslında şuan piyasada olmadığı için yazmaya pek gerek yok ama yine de bahsedeyim.
Bu tüfeğin tek sorunu sol atmasıydı.. Namlu hareketi sebebiyle oluşan bir durum. Farklı bir sistem denendi ama olmadı.
Çalışmasına hiç lafım yok. Adına yakışır biçimde canavar gibiydi.. Av konusunda, Huğlu koop namlularından hiç şikayetim olmadı. Gerek grupman gerek av vurma olayı çok başarılı. Bendekini iade edip Gt1 aldım, yeğenimdeki ise namlu hareketi iptal edilip gazlıya çevrildi. Şuan gayet güzel sorunsuz sıkıntısız av yapıyor..
Gt1 : Geniş iç çapla ilk bu tüfek sayesinde tanıştım.. İnternetten deli gibi araştırıyordum dökümanlar testler vs vs. Bu tüfekle ilk başlarda av vuramadım. Acaba dedim geniş namlu kötü mü
2016 yılı ocak şubat mart nisan.. Sezon bitti ama testlerin ardı arkası kesilmedi.
Ardından 2016-2017 sezonuna bu tüfekle başladım ve bilgileri öğrendikçe araştırdıkça her şey yerine oturmaya başladı.. Namlu iç çapının 18,65 olduğu, şokların aşırı dar olduğu için 1-2 noları kullanmamak gerektiği yüksek atışlarda 3 şokun daha başarılı olduğunu vs öğrendim.. Göl avı, tahtalı avları derken tüfeğe iyice ısındım.. Kalın saçma + ağır gramaj başarısını gördükçe uzak atma hevesim daha da canlandı.. Öncesinde nitro beast ve stoeger hindi şokuyla birkaç çılgın atış denemiş ve vurmuştum.. Özgüven ordan geliyo
Gt1 in kötü tarafı biraz ağır olması. Ama geçit avı yapıp beklemede olduğum için hiç önemsemedim. 24-28 hatta soğuklarda 30 gramlarda bile ara sıra nazlanırdı.. 32 ve üstü sıfır hata.. Atış konforu çok iyi. Avına zaten diyecek yok. Stoegerde bahsettiğim gibi geçit avı yapan avcının tercih edebileceği bir tüfek.. Hatta grupman olarak stoegerden biraz daha öndedir.. Fişek seçmeden her şartta memnun eder..
104A : Alt-üst 18,4 iç çapa sahip, 1-3 sabit şoklu 71 namlu baba yadigarı. Onu elime aldığımda bana verdiği güveni ve hissi tarif etmem zor. Pozeyi bana sevdiren ve poze başkadır dedirten tüfek. Halen daha ara sıra onunla av yaparım.
Yıllara meydan okuyan avına ve mesafesine her şartta güvenebileceğim bir tüfek.. Belki elimdeki geniş namlu otomatikler kadar grupmanı yok fakat, Pellagri f2 veya Mirage 34 gr koyulduğunda menzil kavramını zorlayabilen bir namlusu var. 28-30 gramlarda yaz avlarında çılgınca vuruşlar yapabiliyor. Yapısından mıdır hatırasından mıdır bilmiyorum ama şimdiki pozelerden bu tadı alamıyorum..
Renova : Şuan kullandığım tüfek. Fuar fotoğraflarındangörüp, birinci ağızlardan hakkında bilgi alıp almaya niyetlendiğim bir tüfek. Buna biraz da yeğenimin gt1 i istemesi de etkili oldu. Tüfeği ona hibe edince Renovayı alma isteğim daha da çoğaldı..
Daha önce yazdım zaten ama yine kısaca bilgi vereyim. Tüfek 71 namlu ile ortalama 2970-3000 gr ağırlığında. Dengesi çok güzel.
Çalışması da aynı şekilde.. Bukadar düşük gram avda kullanmıyorum ama 21 gramla bile çalışıyor.
Namlusu 18,78 - 18,80 ile başlayıp şok yatağına doğru 18,65 lere iniyor. Birleştirme konisi uzun. Grupmanıydı avıydı bunları tek tek yazmaya gerek yok namlu performansı bana göre şahane.. Sırf namlu performansı için başka tüfeğe değişmem diyebilirim.
Tüfeği aldığımdan bu yana bilerek 3 ay temizlemedim. 4 defa avda sağanak yağmur gördü en son çamurlu suya düştü baştan aşşağı iç dış çamur oldu öyle temizledim. Bu srüeç zarfında 500 atımı geçti. 2-3 defa iğne zayıf vurdu fişek patlatmadı. Mekanizmanın içini söktüm, yağmur suyuyla birlikte barut pisliği gitmiş iğne yayını kastırmış.. Temizleyince sıkıntı kalmadı.. Fişek hatası olmadıkça çalışma sıkıntısı yapmıyor.
En güzeli de, fişek seçme huyu yok. Ne koyarsan koy çalışmam veya av yapmam demez. İyi av için iyi fişek tabiki o ayrı konu..
Çokşükür memnunum. Sıkıntısını görmedim..
Bunların haricinde huğlunun değişik poze-çiftelerini de görüp kullandım. Poze çifte konusunda zaten pek bir şey yazmaya gerek yok.
Bu konuda benim nazarımda oldukça iyiler.
Ve yine ısrarla söylüyorum, ne alırsanız alın deneyerek alın. Eğer ki imkanınız varsa, aklınızdaki firma hangisiyse gidin bizzat yerinden görerek alın veya sipariş verin. Ayrıca, ölçünüz alınsın ve size uygun dipçiğiniz olsun.. Açı ayar pulu nekadar ayarlasa da o tam ölçüyü yakalatmaz..
İnanın çok farkediyor...