Avrupa'nın bir çok tüfek üreticisi, namlusunu Merkel'e yaptırıyor ama bizim üreticiler için bu şekilde bir iş modeli hem çok pahalıya gelir hem de sürdürülebilir olmaz bence. Bkz. Almanya 9-10 Temmuz'dan beri, Türkiye'ye her türlü ateşli silah ihracatını durdurdu/yasakladı. Ayrıca neden bir tane üreticimiz, cesur ve idealist bir üreticimiz çıkıp da bahsi geçen seviyede namlu üretebilmek için, üst düzey makina parkına yatırımı yapıp, know-how bilgi birikimini transfer etmek için elini taşın altına koymuyor ki? Koysun , başlangıcı belki az sancılı olur, biraz zarar yazar başlarda ama iş modelini ve hedeflerini adam gibi belirlerlerse, devamı iyi gelir bence. Tüm yerli firmalarımızın namlu tedariğini yapabilecek seviyede böyle bir üretici, yerli firmalar arasında da namlu kalite kriteri için bir basamak, bir hedef, iyi bir tanıtım ve reklam aracı da olabilir. Boehler Antinit, bir üretim süreci de olmadığı halde, sadece bir hammadde markası ve modeli olduğu halde, uzun yıllarca (bence haklı olarak) bir çok üst düzey tüfeklerin değerlerini ve aranılırlığını artırmadı mı? Dahası da gelir, namlularını Merkel'e yaptıran firmalara salça olunur
, onların da siparişlerini almaya başlaması için engel ne olur ki? Yeter ki bu firmaların aradığı kalite standartları tutturulmuş olsun.
Ha bu arada, bu segmentte üretim yapabilen makina parkı için üreticileriyle yazışmalarım olmuştu (üreticiler Alman) , bu segmentteki namlu makinalarını Türkiye'ye ihraç etmediklerini / etmeyeceklerini belirtmişlerdi. Bu yazışmalar yeni değil, yani malum gündemlerle alakası olmadığı kesin ama tam sebebini bilemiyorum. Ancak bu işi kafasına koyan adam bir şekilde zorlar ve bu makina parkını kurar. Gerekirse, uzman da transfer eder, getirir çalıştırır. Tek derdi, kendi cebini doldurmak olmayan "babayiğit" üretici lazım.
Tüfekle ilgili aklınızdan neler geçmiş olabileceği konusunda tahminlerim olmuştu ve şu yorumunuzla tahminlerimin çok benzeşiyor , benzerlik olması da o kadar da şaşırtmadı tabi ,zira yaklaşım, beğeni ve önceliklerinize oldukça aşinayım ben de diğer yakinen takip edenler gibi ...
Öncelikle yıldız firmasını belli bir kalite standardını genel Türkiye standardının da bir miktar üzerinde olmak üzere tutturan ve halihazırdaki ürünlerinden de gerek yurtiçi gerek yurtdışı pek şikayet gelmeyen bir firma olarak ayrı bir yere koyduğumu çeşitli vesilelerle evvelce de bahis konusu ettiğimi hatırlayanlar olacaktır...Buradan şuna geleceğim söz konusu tüfeğe daha da fazla ihtimam gerek malzeme gerek işçilik olarak göstermiş olduklarını varsaymak akla yakın diyebiliriz ve buraya kadar sizin de benzer düşündüğünüzü ve işleyiş,mekanik ve dayanım olarak kabul edilebilir bir düzey tutturmuş olabileceklerini olası gördüğünüzü tahmin ediyorum ve evet namlu konusu hem sizin geçer not vermede en önemli parametrelerinizden birisi olduğu gerçeği ile beraber, perazzi nin uluslarası şöhretinin en önemli sebeplerinden ve de en iddialı olduğu konulardan ve diğer rakiplerinden en fazla arayı açtığı unsurlardan biri olarak kabul gören üst düzey bir namluya sahip oluşu ile önem kazanıyor...Tabi ki bu tüfekte perazzi seviyesinde bir namlu beklemek fazla iyimserlik olur ancak kötü bir namlu da beklememeli,iş görecektir düşüncesindeyim ...
Bir opsiyon olarak firma belki -benim aklıma gelen- istek üzerine imkanlar dahilinde ise diğer firmaların izlediği yolu izleyerek Merkel den namlu temin edebilir ...
Sonuç olarak bu tüfek başarı yakalamaya yakın duruyor...