ilk roketimiz

[Murat DİNGİZ]

Okuyunuz, paylaşınız..

Marmara-1 Türkiye'nin 19 Eylül 1962 yılında İstanbul/Ümraniye'de fırlattığı ilk füzesinin adıdır. Türkiye'nin füze fırlatma denemesi yani Marmara-1 başarı ile sonuçlanmıştır.

Marmara-1, Ermeni asıllı bir Türk vatandaşı olan Kirkor Divarcı'nın çalışmalarıyla hayata geçmiştir.

Boyu: 1 metre 33 cm,

Ağırlığı: 1 kilo 500 gram idi.
Üzerinde de Türk bayrağı vardı.

Nedeni anlaşılamayan bir şekilde Kirkor Divarcı'nın evinde çıkan esrarengiz yangın sonucu tüm projeler kül oldu. Bu olaydan sonra da kimse füzenin kayıp projelerinin üzerine gitmedi. Konuyla ilgili açıklama da yapılmadı, tam anlamıyla üzeri örtüldü.
O gün bugündür hava savunmamız milyonlarca dolar harcayarak ABD ve Israil'den ithalat yapmaktadır.

[M.Ali AKDAĞCIK]

 Patlatırlarsa yukarlarda Yen'i yakın ASELSAN'ın mühendislerinde havada patlatılmadım savaş uçaklarının şifrelerinin bulunduğu dosyayla uçağa binmeleri hayatlarına mal olmadığı yaparlar kardeşim yaparlar bu illimunatiden izin alamasan yakalarlarsa patlatırlarsa benim babam tarafından iki akrabam var ikisinde ağabey kardeş NASA'da çalışıyor tc yerine ABD ye hizmet ediyor Amerikalı subayın bile giremediği kıritik kartlara benim akrabam girip elektronik dalda hizmet ediyor burada destek olmayınca oraya gidip elüstünde tutuldular öğün bugün bu topraklara uğramadılar,

İlim bilim bizden uzak öcü öcü!,..

Saygılarımla.

[Eren BURKUCU]

Güzel Türkiyem'de  ilim irfan sahibi birisi,bilim adamı olursan iyi bir siyasetçi olursan ya suikasta uğrarsın kaza süsü verirler ya gerekli itibarı,desteği görmez kenara atılırsın yada gider elin gavuruna hizmet edersin.


1991/BOLU

[M.Ali AKDAĞCIK]

Güzel Türkiyem'de  ilim irfan sahibi birisi,bilim adamı olursan iyi bir siyasetçi olursan ya suikasta uğrarsın kaza süsü verirler ya gerekli itibarı,desteği görmez kenara atılırsın yada gider elin gavuruna hizmet edersin.


1991/BOLU

 


bizim yanımızda bir zamanlar uşaklık edene biz uşaklık yapar olduk,

ama bu sistemin suçu kimse kimseye uşaklık yapmak istemez sistem kendine adepte etmekte ehil kişilerin elinde bizim bilmediğimiz aklımızın dahi ermeyeceği masabaşı oyunlarıyla parsalar paylaşılıyor maalesef dünya güya özgür lafta öyle uygulamada hep köleyiz.

küçük bir örnek vereyim ;

nerede çengel köy salatalığı gören duyan varmı kendisini her tezgah israil tohumu ile süslenmiş.

saygılarımla.

[Uğur ŞENLİK]

1633 yılında 4 Murat zamanında padişah kızı için şenlik düzenler
zayıflığı dolayısıyla Lagari diye anılan Hasan çelebi de padişahın müsaadesiyle bir ilki gerçekleştirecektir.
Kendi yaptığı rokete bindikten sonra onu ateşleyerek metrelerce yüksekliğe ulaşmıştır.
Evliya çelebide seyehatnamesinde bu olaydan bahseder.
Çelebinin
kaç metre yükseğe çıktığına dair çeşitli rivayetler vardır kimine göre 35 metre kimine göre 300 metre ve hatta 2,5 kilometre telafuz edilir.
ABD deki ünlü Smithsonian Enstitüsü uzay araştırmaları bölümü başkan yardımcısı Frank Winter bunu doğrulamış 1633 deki bu denemenin şimdiye kadar kayıtlara geçen ilk insanlı uçuş denemesidir demişti.
Weekly world news dergisi Norveç havacılık müzesi müdürü Mauritz Roffavik e dayanarak barutla çalışan roketi ateşleyerek hasan çelebinin 2,5 kilometre yükselerek ilk insanlı uçuşu Türklerin gerçekleştirdiğini yazmıştır.
Bu başarısı üzerine Padişah hasan çelebiye bir kese akçe ihsan eder ayrıca 70 akçe maaş ile sipahi ocağına kaydedilir.
Ancak bazı rivayetlere göre padişahın çevresindeki bir kısım insanların Hasan çelebinin bu buluşunun saray için bir tehlike arz ettiğini söylemekte  böylece padişahı ikna ederek hasan çelebiyi idam ettirdiklerine dair söylentiler olsada tarihi kayıtlarda böyle bir olaya rastlanmadığı söylenmektedir.
Her halükarda Hasan çelebinin bundan sonraki ömrünün İstanbuldan uzakta Kırım da geçirdiği ve orada öldüğü kabul edilmektedir.
İlginç olan modern anlamda ilk roket çalışmalarının Kırımı içine alan Ukrayna da gerçekleştiğidir.