Sevgili kardeşim, inşallah gönlüne göre içine sinecek bir tüfek alırsın.
Çifte ve estetik konusundan bahsetmişken, ağabeyin olarak kabul edersen ben de bir kaç söz söyleyeyim
İstanbul Üniversitesi Felsefe'de okuyan bir arkadaşım, bir gün beni öğrencisi olmamama rağmen kendileriyle birlikte felsefe derslerine girmem için ısrar etmişti. Sanat Felsefesi'ydi sanırım, çok meşhur bir hoca vardı ve çok keyifliydi, bizim mühendislik dersleri gibi ağır ve sıkıcı değildi
Çok keyif aldığım derslere arada bir gitmeye başladım, kontrol falan olmadığı için bölümün öğrencisi olmamama rağmen rahatlıkla derse girebiliyordum.
Orada, estetiğin aslında bir bilim olduğunu, estetiğin felsefenin alt dalı olduğunu öğrendiğimde şaşırmıştım. Bilim olan estetiğin, genel inanışın aksine göreceli olamayacağını, felsefi tanımlarına göre birine estetik gelenin bir başkasına "çirkin" görünemeyeceğini, sadece konuyla ilgili yeterince donanıma sahip olunmadan , ilgili konuda estetik yargısında bulunulamayacağını sert bir şekilde anlatan hocayı ağzım açık dinlerken hem şaşırıyordum hem de açık kalmaktan kuruyan ağzımı arada bir kapatarak ıslatıp kendime gelmeye çalışıyordum...
Daha çok şey var da, burayı doldurmayayım şimdi..
Konumuz olan tüfeklere geliyorum
Dünyanın her yerinde ve her dönemde tüfeğin estetiğinde gelinebilecek son noktada hep bir "çifte" var olmuştur
Tüfeklerin markalarına göre sınıflarına ayırırsak da, çifteler kendi marka sınıflarındaki diğer model tüfeklerden hep daha değerli ve pahalıdırlar da... Demem odur ki, sponsorun olduğunu tahmin ettiğim dedenin de gönlü varken, güzel bir çifte beğenip aldırırsan daha karlı çıkarsın canım kardeşim
Sıkılırsan satar, sattığın parayla en az iki tane otomatik tüfek alabilecek durumda olursun
Avın bol, bereketli olsun, rastgele canım kardeşim.
...dedemde bana yardımcı olamadı onun gönlünde çifte var zaten ama bana çok estetik gelmiyo...