Yavuz Bey öncelikle yarı otomatik tüfeklerde takoz takma zorunluluğu 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu'nun 6.maddesinde düzenlenmiştir.Yani takozsuz avlanma MAK karalarına göre değil TBMM'de düzenlenmiş bir kanun ile yasaklanmıştır.
Bu madde ile;zehirle avlanma,ses,manyetik dalga,ışık yayan araç ve gereçler,canlı mühre,tuzak,kapan,vb araçlarla avlanma yasaklanmıştır.
Bu tip avlanmanın yaban hayvanlarının toplu katliamına neden olacağı,yaban yaşamının büyük zarar göreceği,avlanma eyleminin , bir itlaf eylemine dönüşeceği değerlendirilmiş ve kanun ile yasaklanmıştır.
Yukarıda sayılan araçlarla avlandığınız tesbit edildiğinde bu araçlarınızın mülkiyeti kamuya geçirilir.Motorlu taşıtınızla far avı yaptığınızda aracınıza el konulması da bu maddeye dayandırılarak yapılmaktadır.
Avlanma ile ilgili suçlar genel olarak ceza kanununa göre değil,kabahatler kanununa göre düzenlenmiştir.Bu da verilen cezanın hapis cezasına göre nisbeten düşük olması demektir.Para cezalarının düşük olmasının caydırıcılığı olumsuz etkilediği doğrudur. Ancak ülke vatandaşlarının ekonomik durumu da bellidir.Belgesiz avlanan bir avcının minimum 454+225=679 TL para cezası ödemesi hiç de küçümsenecek bir bedel değildir.Sorun cezaların küçük olmasında değil,kaçak avcılık yapanların yakalanma ihtimalinin çok düşük olmasındadır.Harç+Pul+Dernek aidatı olarak ortalama 250 TL ödeyen bir avcı 2 sezon kaçak avcılık yaparak avlansa ve yakalanmasa 3.yıl kara geçmektedir.Sorunun kaynağı denetlemenin yetersizliğidir.
Takoz takmama konusunda ısrar eden yaklaşımı anlamakta zorluk çektiğimi belirtmek isterim.Günlük limitin; keklik=2, tavşan=1, yaban domuzu=2 adet olduğu göz önüne alındığında ardarda 3 el atış yapmanın yetersiz bulunması avcılıkla açıklanabilecek bir konu değildir bence.Çok sayıda atışa ihtiyaç duyuluyorsa atış becerilerinin gözden geçirilmesi gerekir.
Yaban domuzu avında ise sorun; bu hayvanın günlük limiti 2 olan bir av hayvanı olarak görülmemesindedir bence.Bizler yaban domuzunu tarım zararlısı bir hayvan olarak görmekte ve katli vacip olarak değerlendirmekteyiz.Elimizden gelse,biraz da bu hususta teşvik edilsek kökünü kazımakta bir sakınca görmeyiz.(Domuz etinin bir an için kilosu 5 TL'den satılabildiğini var sayın)
Bu ülkede yaşayan insanların her konuda birbirinden farklı bir sürü fikri var.Sizin yapmanız gereken;sizin gibi düşünen insanlarla bir birlik oluşturmak ve fikrinizi iktidara getirmektir.Fikirleriniz iktidar olursa Meclisten istediğiniz kanunları çıkarabilirsiniz.Aksi takdir de "ah mak karalarını ben yazacaktım ki" bir hayal olmaktan başka bir anlam ifade etmez. Selamlar,saygılar...