Avcılık denen tutkunun kendine özgü kuralları ve terbiyesi vardır. Eline tüfek alan kimse bu kurallara özen gösterdiği oranda “avcılaşır”. Birçoklarımız avlaklarda aşağıdaki hususların önemsenerek avlanıldığı dönemleri gayet iyi hatırlar.
Arzu ederiz ki yeni yetişen avcılar bu “usta” ya kulak versinler ve avcılık geleneklerimizin yaşamasına katkıda bulunsunlar. · Bıldırcın avında meraya vardığında başka avcılar varsa aynı hizada avlanmaya bak; aynı istikamette yürüyüş koluna katıl, erken ve hızlı hareket etme.
· Köpeğin acemi, huysuz veya açık arıyorsa diğer avcıların avını bozmamak için imkan nispetinde uzak dolaş.
· Bıldırcın avında giysilerine dikkat et. Sakın komando askeri gibi kamufle elbise giyme. Özellikle kırmızı şapka ve renkli avcı yeleği veya gömleği giy.
· Köpeğin fermada iken dört tarafını kontrol et, yanındaki veya yakınındaki avcıyı arkana almaya çalış.
· Bilhassa travers geçen kuşlara çok dikkatli ol.
· Güneşe karşı atma.
· Tam arka istikametinde kalkan kuşa katiyen tüfek ile dönme; önce arkana bak sonra tüfeğini çevir.
· Başkasının kaldırdığı kuş eğer yakınına konmuş ise ve diğer avcı sana “Avu” (a vous) diye bağırmamış veya “buyur” diye işaret etmemişse, o kuşa tüfek atma ve avın üstüne gitme. Daha da doğrusu diğer avcıya kuşu marka ettiğin yeri göster. Zira avcılık centilmenlerin sporudur.
· Eğer başkasının köpeği senin vurduğun avı aport etmişse sakın ağzından alma veya üstüne gitme. Avcının avı sana vermesi gerekir.
· Eğer senin köpeğin başkasının kuşunu aport ederken ezmişse, o kuşu kıtkaya as ve kendi kuşlarının ezilmemiş bir tanesini diğer avcıya ver.
· Eğer avlakta tepeye doğru gidiyorsan tepeye çıkmadan evvel kırmızı şapkanı namlunun ucuna takıp tüfeği yukarı kaldır, öteki taraftan gelen avcı görsün; aksilik bu ya diğer avcı o anda bir kuş kaldırmış olur ve bu hareketinle büyük bir kazayı önlersin.
· Her avcı her türlü avda tek kurşun veya dirhem taşır. Bu fişekleri palaskaya koyma; yanlışlıkla namluya sürer ve uzaktaki avcıyı yaralarsın.
· Her atışından sonra tüfeğin içine bakıp tapa veya kartonun namluda kalıp kalmadığını kontrol et.
· Samimi arkadaşlarınla avlanırken dahi onun köpeğinin fermasına koşma.
· Arkadaşın sana ikram etmedikçe, arkadaşın duble yapsa dahi, “avu” demedikçe tüfek atma.
· Merada dolaşırken başka avcının önünden geçme, ona yol ver ve arkasından geçmeye çalış.
· Herhangi bir nedenle başka bir avcıya yaklaşmak icap ediyorsa tüfeğini kır ve öyle yürü.
· Bilhassa acemi köpekler sahibinin üzerine atlar; tüfeğinin nereye baktığını kontrol et.
· Başka avcının yanından geçerken “rasgele” diyerek selamlamayı sakın unutma. Unutma ki sen çok asil bir sporla uğraşmaktasın.
· Köpeğin 20-30 metre ötede başka bir avcının yürüyüş doğrultusunda ferma durursa o kuşu ona ikram et! Çünkü köpeğin olmasaydı o kuşu öteki avcı kaldıracaktı.
· Ava gittiğin gece tüfeğin yağını silerken namlı içini dikkatle kontrol et; bez parçası kalmasın.
· Eğer değişik kalibre tüfekler kullanıyorsan fişekliğine dikkat et, yanına başka kalibre fişeklik almış olabilirsin.
· Mevsimin ilk avı üveyikte, av yerine gelince dikkat et; senden evvel başka avcı gelmiş mi?
· Üveyikte av kıyafeti kamufle elbise giymeyi gerektirdiğinden etrafını iyice gözle ve başka avcı varsa ne önüne al, ne de arkasına geç. İmkan nibetinde uzak dur ve onun geri atışına engel olma.
· Gelen av senden uzaksa avın ürkmemesi için hareket etme. Dolayısıyla başkasına mani olma, o da sana aynısını yapar.
· Şayet vurduğun av diğer avcının yakınına düşmüşse marke et fazla arama, avın geçmesine mani olursun.
· Diğer avcının yaraladığı av önünden geçiyorsa avcı “avu” demeden tüfek atma. Atarsan avı, yaralayan avcıya ver. Usulen avcının da sana bir fişek vermesi icap eder.
· Avlandığın yer meyvalık yani kızılcık, yaban eriği ve incirlikse çok dikkat et. Köy çocukları veya yöredeki bir çoban senden önce gelip meyve toplamak için ağaç üzerine çıkmış olabilir.
· Üveyikte parlama avı için gündöndü tarlasında gezilir; burada kamufle elbiseli avcıyı görebilmek çok zordur. Parlama üveyik ay çiçeğini yalayarak geçer ve kaza ihtimali az değildir.
· Çulluk avında en çok iki kişinin beraber gezmesi doğrudur.
· Çulluk avında kamufle elbise giyilmez. Renkli gömlek, renkli şapka veya ceket üzerine renkli işaret konulması şarttır. Bunlardan başka boyuna renkli mendil sarılabilir.
· Çulluk avında tüfek atarken çok dikkat et! Arkadaşının nerede olduğunu bilmeden tüfek atma.
· Çulluk biraz yükselmeden atma.
· Arkadaşının köpeği ile avlanıyorsan unutma ilk hak arkadaşınındır. Düşün ki arkadaşın bütün sene köpek besliyor ve köpeği senin beslemiyor.
· Arkadaşının yaraladığı çulluğa “avu” demeden at, eğer vurduysan önceden yaralandığını söyle çünkü arkadaşın avın yaralandığını göremeyebilir.
· Şayet sen kendi köpeğinle birkaç tüfek attıysan, arkadaşını da düşün. Onun tüfek atabilmesine yardımcı ol. Çanta bir de olsa köpeğin ferma ettiğinde o atışı arkadaşına ikram et.
· Yabancı bir ormanda avlanıyorsan ava çıkmadan meradaki tepelere dikkat et. Büyük ağaçları işaret al. Geçtiğin patikalara kendince işaret koy.
· Avda kendi katığına, suyuna, sigara güven.
· Çakmağın yanında kibrit de taşı.
· Köpeğin için yedek çıngırak bulundur.
· Ormanda gezerken tüfeğin namlusunu daima arkadaşından uzak tut. Tetik korkuluğundan dal girip patladığı çok olmuştur.
· Ormanda gezerken namluların içerisine iyice dikkat et. Yaprak girebileceğinden sık sık kontrol et.
· Kışın karlı havada namlu içine kar girmemesine özellikle dikkat et.
· Kışın karda kapalı çıngırak yerine kampana çıngırak kullan.
· Yanında yara bandı ve cımbız taşı. Ufacık bir diken o gün sana avı zehir edebilir.
· Domuz avında posta başının seni bıraktığı yerden ayrılıp sakın bek sırasında dolaşma, çıtırtı yapma, öksürmemeye çalış, sigara içme.
· Kesinlikle şevrotin kullanma.
Temiz bir doğada, kazasız belasız bol avlar dileğiyle, RASTGELE…!
Ankara Tüm Avcılar ve Atıcılar Spor Kulübü Derneği