Gönderen Konu: domuz avında benim gördüklerim  (Okunma sayısı 5033 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
domuz avında benim gördüklerim
« : 09 Şubat 2014, 00:45:38 »
  bu konu bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanlar yuzunden tartışmaya dönücek o yüzden herkese saygılar
« Son Düzenleme: 10 Şubat 2014, 10:02:01 Gönderen: Cengiz KAPTAN »
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı Ahmet ARIKAN

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 675
  • Thanked: 65 times
  • Burdurlu
    • ahmet arıkan
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #1 : 09 Şubat 2014, 01:00:44 »
     
-domuz cagırıcı olarakda mazot,yağ ,mısır bira karışımı dışında,en işe yarayanda çardagın konsantre meyve özütleri çok yoğun ve hayvanın kokudan güzel çeker,dişi hayvan ürünü çok işe yaramıyor,


tavsiyeler için teşekürler...
bu bahsettiğiniz karışımlar nasıl hazırlanıyor? biraz daha açabilir misiniz?
  • Yıldız Elegant A3 TME
  • Akkar Churchill 812
  • Retay Masai Mara Bronze Pure
  • Çifsan ÇSP 555
Ahmet ARIKAN
1987-Burdur / Yeşilova

 

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #2 : 09 Şubat 2014, 01:23:13 »
....................
« Son Düzenleme: 10 Şubat 2014, 10:02:21 Gönderen: Cengiz KAPTAN »
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı Ahmet ARIKAN

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 675
  • Thanked: 65 times
  • Burdurlu
    • ahmet arıkan
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #3 : 09 Şubat 2014, 02:05:30 »
teşekkür ederim
  • Yıldız Elegant A3 TME
  • Akkar Churchill 812
  • Retay Masai Mara Bronze Pure
  • Çifsan ÇSP 555
Ahmet ARIKAN
1987-Burdur / Yeşilova

 

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #4 : 09 Şubat 2014, 02:10:04 »
inşallah yardımcı olur,saygılar
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı Ahmet ÖZTÜRK

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 2031
  • Thanked: 235 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #5 : 09 Şubat 2014, 18:48:24 »
Cengiz bey yanmış motor yağları (yanık yağ) doğaya gelişi güzel dökülmez ve sürülmez,bilginize..
  • Stoeger peregrine max 5
  • Ata Arms
Ahmet ÖZTÜRK
Lüleburgaz/KIRKLARELİ  1976
 

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #6 : 09 Şubat 2014, 21:26:37 »
..................
« Son Düzenleme: 10 Şubat 2014, 10:02:42 Gönderen: Cengiz KAPTAN »
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı Ahmet ÖZTÜRK

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 2031
  • Thanked: 235 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #7 : 10 Şubat 2014, 00:52:14 »
Cengiz bey,ya ileride ağaçlarınıza bir zarar verirse..çünkü bu yağlar toprağa karıştığında bir süre sonra üzerinde ot bile yetişmiyor..zaten akü ve yağ bidonlarının üzerinde uyarı işaretlerini görürsünüz..bende tarım işletmesi çalışanıyım ve atölye bölümündeyim..eskiden aküleri hurdalığa atar,yağları sobada yakardık..şimdi aküleri ve yağları ilgili yerlere iade ediyoruz..selamlar
  • Stoeger peregrine max 5
  • Ata Arms
Ahmet ÖZTÜRK
Lüleburgaz/KIRKLARELİ  1976
 

Çevrimdışı Fatih ERKAN

  • *
  • İleti: 252
  • Thanked: 3 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #8 : 10 Şubat 2014, 04:34:18 »
1 litre motor yağının 250 Ton suyu içilemez hale getirdiğini okumuştum bir dergide. Lütfen bu konuda daha hassas olalım zira doğaya döktülen yağlar döküldüğü yerde kalmıyor.
1990
Elazığ - Sofya
 

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #9 : 10 Şubat 2014, 10:16:05 »
selamlar fatih bey ,evet gıdıpde bir dereye dokerseniz suyu kirletirsiniz,ama benim gibi tarımcı arkadaşlar zirai ilaç kullanmamak yerine agaclarımızı böcekden korumak için yag dokeriz bunu çoğu koyluler yapar kesın ve net sonuctur,ben yukarda yazmışım 50-80 yıllık bademlerıme suruyorum dıye ,zirai ilaç sıkıpta bademlerımızi ilaç bademi yapmamak için uğraşıyoruz,yoksa zirai ilaç kullansak yumrugunuz kadar bademlerle tuketiciye yollarız,ama herseyi doğala zararsıza yakın yapmaya çalışıyoruz,siz yukarıyı okumadıgınız için yazmışssınız 250 ton suyu bozar ben dereye dokmuyorum ,kırecte suyu bozar ama goruyorsunuzdur her agaca kirec vurulur yarı beline kadar,kireç vuranlarda mı dogayı bozarlar ,ben ekmegımı ve rızkımı mahsulden ve balıktan kazanırım,doğayı emin olun benim kadar kimse dikkat edemez,ama klasik her forumda oldugu gibi burdada aynı sıkıntı- bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamak lazım- ,yazdıklarımı siliyorum,ben bu forumdan huzur buluyorum ,guzel zman gecırmek ıçın gırıyorum 3-5 tane bilgi paylaşmak istedim ,tadımız tuzumuz bozulmasın,yanlış varsa affola ,saygılar
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı M.Ali AKDAĞCIK

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1805
  • Thanked: 1042 times
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #10 : 10 Şubat 2014, 10:41:07 »
selamlar fatih bey ,evet gıdıpde bir dereye dokerseniz suyu kirletirsiniz,ama benim gibi tarımcı arkadaşlar zirai ilaç kullanmamak yerine agaclarımızı böcekden korumak için yag dokeriz bunu çoğu koyluler yapar kesın ve net sonuctur,ben yukarda yazmışım 50-80 yıllık bademlerıme suruyorum dıye ,zirai ilaç sıkıpta bademlerımızi ilaç bademi yapmamak için uğraşıyoruz,yoksa zirai ilaç kullansak yumrugunuz kadar bademlerle tuketiciye yollarız,ama herseyi doğala zararsıza yakın yapmaya çalışıyoruz,siz yukarıyı okumadıgınız için yazmışssınız 250 ton suyu bozar ben dereye dokmuyorum ,kırecte suyu bozar ama goruyorsunuzdur her agaca kirec vurulur yarı beline kadar,kireç vuranlarda mı dogayı bozarlar ,ben ekmegımı ve rızkımı mahsulden ve balıktan kazanırım,doğayı emin olun benim kadar kimse dikkat edemez,ama klasik her forumda oldugu gibi burdada aynı sıkıntı- bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamak lazım- ,yazdıklarımı siliyorum,ben bu forumdan huzur buluyorum ,guzel zman gecırmek ıçın gırıyorum 3-5 tane bilgi paylaşmak istedim ,tadımız tuzumuz bozulmasın,yanlış varsa affola ,saygılar
 


BOZMAYIN MORALİNİZİ SİZİN DOĞRU BİLDİĞİNİZ EN DOĞRUSUDUR,

kısa bir örnek size, attığımız fişeklerin boş kovanlarını hangimiz tek tek topluyoruz avlandığımız meralardan?...  :o

 açıkçası hepimiz doğanın dengesini az çok bozulmasına etken rol oynuyoruz sadece amacımız yaptığımız işlerde doğaya verdiğimiz zararı,en aza indirmek olmalıdır gayemiz. keyifli paylaşımlar dilerim, sağlıcakla kalınız. 
  • TURKUAZ HK 11, OTOMATİK, 4+1, 12 CAL. 65 CM.
  • LAZER TEK KIRMA, 36 CAL. 65 CM.
İnsanlara hoşgörülü tavrım , bildiklerimin yanılgılarıma yetmeyişindendir,..
 
Murat Ali Akdağcık
1970 MERSİN
 

Çevrimdışı Fatih ERKAN

  • *
  • İleti: 252
  • Thanked: 3 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #11 : 10 Şubat 2014, 12:19:33 »
selamlar fatih bey ,evet gıdıpde bir dereye dokerseniz suyu kirletirsiniz,ama benim gibi tarımcı arkadaşlar zirai ilaç kullanmamak yerine agaclarımızı böcekden korumak için yag dokeriz bunu çoğu koyluler yapar kesın ve net sonuctur,ben yukarda yazmışım 50-80 yıllık bademlerıme suruyorum dıye ,zirai ilaç sıkıpta bademlerımızi ilaç bademi yapmamak için uğraşıyoruz,yoksa zirai ilaç kullansak yumrugunuz kadar bademlerle tuketiciye yollarız,ama herseyi doğala zararsıza yakın yapmaya çalışıyoruz,siz yukarıyı okumadıgınız için yazmışssınız 250 ton suyu bozar ben dereye dokmuyorum ,kırecte suyu bozar ama goruyorsunuzdur her agaca kirec vurulur yarı beline kadar,kireç vuranlarda mı dogayı bozarlar ,ben ekmegımı ve rızkımı mahsulden ve balıktan kazanırım,doğayı emin olun benim kadar kimse dikkat edemez,ama klasik her forumda oldugu gibi burdada aynı sıkıntı- bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamak lazım- ,yazdıklarımı siliyorum,ben bu forumdan huzur buluyorum ,guzel zman gecırmek ıçın gırıyorum 3-5 tane bilgi paylaşmak istedim ,tadımız tuzumuz bozulmasın,yanlış varsa affola ,saygılar
Sayın Cengiz Bey; mesajımın son kısmını okumadınız sanıyorum. Ağaçlarınızda kulandığınız yağlar yağmur vb. etkenlerle yeraltı sularına karışıyor. Bahçenizin yakınlarında bir su kuyusu varsa il sağlığa numune göndermenizi öneririm.

Zirai ilaçların zararlı olduğundan bahsetmişsiniz, ürünlerinizin ilaç ihtiva etmesini istemediğinizi söylemişsiniz ancak kullanılmış motor yağları kurşun, arsenik, kadmiyum, krom gibi ağır metaller içerir ve ağaçlarınız bu ağır metalleri meyvelerine kadar absorbe edebilir, uzun vadede bu meyveleri tüketen insanların ölümüne varacak sonuçlar doğurabilir. Buradan hareketle motor yağının insan sağlığı konusunda zirai ilaçlardan daha tehlikeli olduğu kanaatindeyim.

Yetkili merciler de böyle düşünmüş olacak ki  30.07.2008 tarih ve 26952 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan  "Atık Yağların Kontrolü Yönetmeliği" ile bu yağların izin verilen tesisler dışında geri kazanılması, bertaraf edilmesi ve/veya ettirilmesi; toprağa, denizlere, göllere, akarsulara ve benzeri alıcı ortamlara dökülmesi, dolgu yapılması ve depolanması suretiyle çevrenin kirletilmesi yasaklanmıştır.

Bu durumu belirterek sizin "tadınızı tuzunuzu" kaçırdıysam özür dilerim. Sizin de mesajınızda belirttiğiniz gibi "bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmamak lazım" diye düşünüyorum. Saygılar sunuyorum.


BOZMAYIN MORALİNİZİ SİZİN DOĞRU BİLDİĞİNİZ EN DOĞRUSUDUR,

kısa bir örnek size, attığımız fişeklerin boş kovanlarını hangimiz tek tek topluyoruz avlandığımız meralardan?...  :o

 açıkçası hepimiz doğanın dengesini az çok bozulmasına etken rol oynuyoruz sadece amacımız yaptığımız işlerde doğaya verdiğimiz zararı,en aza indirmek olmalıdır gayemiz. keyifli paylaşımlar dilerim, sağlıcakla kalınız.

Ben boş kovanlarımı topluyorum, hatta sırf bu nedenle ejektörsüz tüfek tercih ettim, naçizane size de tavsiye ederim. Saygılar...
« Son Düzenleme: 10 Şubat 2014, 12:24:33 Gönderen: Fatih ERKAN »
1990
Elazığ - Sofya
 

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #12 : 10 Şubat 2014, 19:11:29 »
     sevgili Fatih kardeşim(yaşın benden genç o yüzden kardeşim diyorum, akıl yaşta değil baştadır o yüzden dediklerini saygıyla dinlerim bana birşey katabilirse )
-iletilerini okudum güzel bilgisayar mühendisliği okuyorsun maaşallah ,bende mühendislik okudum ama dallarımız farklı
-bir iletinde yazmışssınki : Hayatlarında doğaya adım atmamış, şehirde can sıkıntısı ve fazla boş vakitten kendilerini "hayvan hakları"na vermiş insanlar bunlar. Dikkat ederseniz büyük çoğunluğu işsiz hanımlardır zaten.

Bu işsiz hanımefendilerin hayvan haklarından anladıkları tek şey sokaktaki kedi-köpektir. Onun da samimiyetine inanmıyorum. Bu insanların%90'lık kısmı hayvan severlikten ziyade vakit öldürme, sosyalleşme, ego tatmin etme gibi amaçlarla bir araya gelmektedir. Ha bazı uygulamalarını takdir ediyorum (sokak hayvanlarını kısırlaştırmak, yazın sokaklara su kabları yerleştirmek gibi) ama samimiyetsizlik paçalarından akıyor malesef.

Ben, cebinde meşe palamuduyla gezen, kışın yemleme çalışmaları organize eden bir sürü avcı tanıyorum. Kötü örnekler de var tabiki ama "hepsinin köküne kibrit suyu" gibi bir yaklaşım çok yanlış.
-bende seni o hayvanseverler gibi görüyorum,çünkü tarım çok farklı birşey ,ilaç olmadan mahsul olmaz,kimyasal olmadan mahsul olmaz,erman toroğlunun dediği gibi artık salatalıklar hal de buyumeye devam ediyor,hele son 20 sene çiftcimize sattıkları bılınçsiz ilaçlamalar sonucunda  topraklarımızda verim diye birşey kalmadı
-bizde yeni nesil olarak ilaca karşıyız ,mumkun oldugunca az kullanıyoruz ,eski dede yontemleri kullanıyoruz(mazottu yağdı),gene ilac kullanıyormuyuz kullanıyoruz ama 10 yerine 3 kullanıyoruz,motor yağı sakıncalımıdır evet içine kekikle pul biber atıp ekmek banıp yemeyin ,ama hangi köyluye deseniz bocek ıçın surucez sağol der tesekkur eder yollar,normalde boceklenme için kullanılcak ilaç 10 zarar veriyorsa mazot veya yağ 3 zarar verir,
-o yüzden güzel kardeşim tarımcılığı ,mahsulculuğu bilmeden internetten arastırdıgın içinde su var bu var demen bana aynı o hayvanseverlerın avcılara satasması gıbı gelıyor gostermelik,başındada dediğim gibi ben ekmegımı mahsulden rızkımı denızden kazanıyorum,ben mesela son 7 sene aldıgım bir arsadan eski sahibi 16 ton maxımum badem alıyordu bir sezonda bende aynı arsa 29-30 ton arasında agacların 5 te 1 ini kestiğim halde,
-Sonra benim gitmediğim ne seminer kaldı ne arastırma ,eminimki sen bir ağac bile budamamışsındır veya bir tarla surmemişindir
-o yüzden belki tepki gösterdin ama tarım işi çok farklı,bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmakda budur,
-o yüzden boşver herkesin dogrusu kendine, kendine iyi bak saygılar
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı Fatih ERKAN

  • *
  • İleti: 252
  • Thanked: 3 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #13 : 10 Şubat 2014, 21:13:26 »
Sn. Cengiz Bey; haşa ben sizin tarım veya av bilginizi sorgulamadım. Bu iki konuda da benden tecrübeli olduğunuz ortada, size muhalefet ettiğim nokta motor yağının doğaya (ve dolaylı yoldan insanlara) verebileceği zararları hafife almanızdı. Zirai ilaçların masum olmadığını da belirttim zaten.

Siz yemeklerinizi silah yağıyla pişirip, silahlarınızı da zeytin yağıyla mı yağlıyorsunuz? hayır çünkü silah yağı silahlar, zeytin yağı da yemekler içindir. Aynı bağlantıyı motor yağı ve tarımsal ilaçlar için kurmak da mümkündür. Doğaya birinin 10 diğerinin 3 zarar verdiğini belirmişsiniz, bir çevre mühendisi bulabilirsem bunu sorup cevabını size iletirim veya sizin çevrenizde varsa siz soruverin. Neyse bu konuyu daha fazla uzatmak istemiyorum.

Sizde bir "şehir çocuğu" intibası uyandırmış olsam da belirtmeliyim ki hayatımın hiçbir döneminde doğadan ayrı kalmadım. Çocukluğum anadolunun küçük bir köyünde hayvanlarla toprakla iç içe geçti. Ağaç da budadım, traktörle tarla da sürdüm, sebze de yetiştirdim, dağda hayvan da gütdüm. Şehire geldiğimde lisedeydim, apartman balkonunu seraya çevirdim, hemen her haftasonu balığa gitmeye devam ettim. Bulgaristan'da ziraat merağımı daha da ileri götürdüm, İngiltereden aldığım özel çiçek tohumlarını yapay ışık altında çok hassas koşullarda bir sürü zirai ilaçla yetiştirdim. Sizin kadar tecrübeli ve hayatımı bu işten kazanıyor olmasam da tarım konusuna hepten yabancı da değilim.

Şuan ise sülünler ile ilgili bir projemin fizibilite çalışmalarını yapıyorum,  veteriner arkadaşlarımdan yardım alıyorum, bu yıl ufak bir kümeste bir miktar sülün yetiştirip, kontrollü bir bölgede doğal ortamdaki davranışlarını izlemeyi planlıyorum.

Beni o "boş zaman hayvanseverleri"ne benzetmeniz hoş olmamış. Tekrar yazıyorum, ben sizin tarım-mahsül bilginize laf etmedim, sadece motor yağı konusundan bahsettim siz de izin verin bu kadar doğa düşkünü bir insan doğru bildiklerini söylesin. Saygılar...
1990
Elazığ - Sofya
 

Çevrimdışı Volkan KÖYDEMİR

  • Onursal Üyemiz
  • *****
  • İleti: 6325
  • Thanked: 1130 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #14 : 10 Şubat 2014, 21:36:46 »
Konu domuz avından ziraate dönüşmüş. Mamafih ziraattan çakmayan biri olarak bir şeyler öğrendim ve/veya biraz daha öğrenme ihtiyacı hisstemeye başladım. Bunları ben de araştıracağım. Bence konuya katılan veya sadece okuyanlar da böyle yapsın. Daha sonra derli toplu bir şeyler meydana çıktıktan sonra başka bir başlık ve daha uygun bir bölümde tartışalım derim. Bunu özellikle burada tartışan sizler kabul edersiniz diye düşünüyorum. Çünkü doğaya zarar vermek istememeniz ortak paydanız. Haksız mıyım?

Bir de; burada bir çoğumuz birbirimizi her yönüyle çok iyi tanımıyoruz. Haliyle kimin hangi konuya daha hakim olduğunu da en başından bilemeyiz. Tartışırken "Belki onun dediği daha doğrudur" kapısını açık tutarak yazmak iyi olur zannımca. Sürç-i lisan ettimse affola. Saygılarımla
1968
Dünya, kötülük yapanlar yüzünden değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir.  Albert Einstein.
 

Çevrimdışı Ramazan HAK

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1911
  • Thanked: 38 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #15 : 10 Şubat 2014, 22:05:51 »
size katılıyorum volkanbey ve fatih beyinde çevreye duyduğu duyarlılığı anlıyorum ,hepimiz   dünyamız ve   çevremizin çok temiz kalmasını istiyoruz ama gelişen teknoloji ve büyüyen sanayiyle bu pek mümkün görülmüyor.köylümüzün çivtçimizin mahsülünü korumak veya başka bir haşereden kurtulmak için verdiği mücadelede verdiği zarar,, sanayinin fabrikaların ,termik santral lerin,araçların ,deniz araçlarının verdiği verdiği zarara bakarsak ,köylününki devede kulak kalır,,bir ağacın dibine dökülen 1 litre yağın toprağa verdiği zararı konuşmak yerine ,,posektif çukurundan vidanjör tarafından dereye ,yada kuytu bir yerde doğaya bırakılan atıkları ,fabrikaların bacalarından, araçların ekzozlarından ,çıkan karbondioksit gazlarının doğaya verdiği zararı konuşalım,,,,
Ramazan HAK  1971  ARH+  Muğla

 

Çevrimdışı Cengiz KAPTAN

  • *
  • İleti: 64
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #16 : 10 Şubat 2014, 22:52:49 »
güzel fatih kardeşim ,bizim ufaklı tartışmalarımız böyle devam etmesin internet ortamı ,kırdıysam affola ,yanlış birşey dediysem affola,belkı sanal ortamı birbirimizi yanlış anlamış olabiliriz,kendine iyi bak ,
1983-Muğla /domuztatör
 

Çevrimdışı M.Ali AKDAĞCIK

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1805
  • Thanked: 1042 times
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #17 : 11 Şubat 2014, 10:11:05 »


Ben boş kovanlarımı topluyorum, hatta sırf bu nedenle ejektörsüz tüfek tercih ettim, naçizane size de tavsiye ederim. Saygılar...
[/quote]

fatih bey bravo,
milyonda bir örneksiniz canı gönülden tebrik ederim bende robust enjektörsüz eski bir fransız klasiği ile avlanıyorum boş kovanlar pantol diz cebimde şıkır şıkır öter kuş kaldırır ben tetik keserim limit doldumu yolu uzatır gezerim kalkan kuşları seyreylerim naçizane fikrim herkese tavsiye ederim..

herkese ve her düşünceye saygılar..
« Son Düzenleme: 11 Şubat 2014, 10:15:56 Gönderen: M.Ali AKDAĞCIK »
  • TURKUAZ HK 11, OTOMATİK, 4+1, 12 CAL. 65 CM.
  • LAZER TEK KIRMA, 36 CAL. 65 CM.
İnsanlara hoşgörülü tavrım , bildiklerimin yanılgılarıma yetmeyişindendir,..
 
Murat Ali Akdağcık
1970 MERSİN
 

Çevrimdışı Fatih ERKAN

  • *
  • İleti: 252
  • Thanked: 3 times
Ynt: domuz avında benim gördüklerim
« Yanıtla #18 : 11 Şubat 2014, 11:08:51 »
güzel fatih kardeşim ,bizim ufaklı tartışmalarımız böyle devam etmesin internet ortamı ,kırdıysam affola ,yanlış birşey dediysem affola,belkı sanal ortamı birbirimizi yanlış anlamış olabiliriz,kendine iyi bak ,
Estağfurullah ben kırılmadım sözlerinize, sizin canınızı sıktıysam ben özür dilerim. Saygılar...
1990
Elazığ - Sofya