Gönderen Konu: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......  (Okunma sayısı 17758 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Süleyman ARSLAN

  • *
  • İleti: 105
  • Thanked: 1 times
  • AVCILIK AVCI SAYFASI
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #50 : 14 Kasım 2012, 09:50:26 »

işte bu resimdeki arkadaş kendini avcı sayan birisi.Birde özkursan fişeklerini reklam vermiş yazıklar olsun sana insan bozması
Süleyman ARSLAN
1981 zonguldak/alaplı
 

Çevrimdışı M.Emin OLGAÇ

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 2269
  • Thanked: 295 times
  • (Keklik Uzmanı)
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #51 : 14 Kasım 2012, 10:11:16 »
Bu özkursan reklamcılarına bir anlam veremedim yıllarca avlanırız her türlü yerli yabancı fişeği sıktık. bir gün bir arkadaşımız böyle fişek kutusu ile poz vermedi nereye baksan hangi av olursa olsun özkursan fişek kutusu ile pozlar veriliyor... bunlar fotoshop mu yoksa montajmı yoksa promosyon dağıtılıyor da bizimmi haberimiz yok kimse bana müşteri memnuniyeti demesin :)
  • Falcor 958 (Robust) (Poze) (70)
  • Vursan 92 A Europa (65)
  • Vursan 92 A Europa (71)
  • Üzümlü MKE çifte (71)
  • İngiliz Setter (MARKO)
Emin OLGAÇ B Rh (+)  1967 TEİAŞ/MARDİN  

 

Çevrimdışı Rıdvan KOCATAŞ

  • Üyelik Sonlandırıldı
  • *
  • İleti: 1261
  • Thanked: 6 times
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #52 : 14 Kasım 2012, 10:20:39 »


Maazallah Yaban Tv deki çakma ustalardan görüp de yaralı çulluğun boynunu kıvırıp yeşil torbalara konulacak sanan olur
  ;)


Valla hemşerim o konu benimde dikkatimi çeken ve aynı zamanda izlerken bile strese sokan bir olay. Süleyman Şişman eskiden sitemiz üyesi ve paylaşım yapan biriydi. Şimdi "ustalardan" olduktan sonra sitemize takılmıyor galiba. Aslında iyi birisi ama çekim ve av heyecanından unuttuğunu düşünüyorum. Yaban tv öldürmesini öğretir ama bu site bu işin etiğini kuralını ve ahlaki değerlerini öğretir. Ara sıra takılmasında fayda var.
« Son Düzenleme: 14 Kasım 2012, 10:24:57 Gönderen: Rıdvan KOCATAŞ »

Rıdvan KOCATAŞ - 0545 464 4805
1980 Antalya - İkamet  ISPARTA
 

Çevrimdışı Yasin MUTLU

  • *
  • İleti: 83
  • Thanked: 2 times
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #53 : 14 Kasım 2012, 10:31:39 »
konuyu iki gündür takip ediyorum ve paylaşım yapan üyeler sayesinde avcıların yaptıkları işi ne kadar önemsediğini şimdi daha iyi anladım.

yaptığı işi üstünkörü yapan ve kendisini iki günde olayın piri ilan eden , boş kunuşan ve avcılığı iyi tüfek, iyi köpek ve bol av vurmak zanneden insanlardan bir farkımızın olduğunu inşallah bütün insanlara anlatabiliriz.
 zira  heryer  avcıları durmadan can alan , vahşi, cahil ve bilgisizler zanneden insanlarla dolu ve herkes ,kendisi islamın 5 şartını bile bilmezken, sırf televizyonda izlediği duayenlerin!  avlarına bakarak hepimiz hakkında kanıya vararak, avcılık hakkında fetva verme hakkını bulabiliyor.

yaptığımız işin mübahlığı konusunda, bu tür paylaşımlar sayesinde yeterince birikim toplayarak , bu tür eleştirileri bertaraf edebiliriz.

tabii önceliğimiz duayenlerden!!! farklı avcılar olduğumuzu insanlara anlatmak olmalı...
İNSANIN TAMAMEN DEĞİŞTİREBİLECEĞİ TEK ŞEY
KENDİSİDİR.

Yasin MUTLU 1980
SINIF ÖĞRETMENİ MANAVGAT
 

Çevrimdışı Cesur TEKEŞ

  • *
  • İleti: 30
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #54 : 14 Kasım 2012, 10:47:48 »
ÇOK DOĞRU BİR KONU AÇTIĞIN İÇİN ALLAH RAZIOLSUN ÇOK AVDA MALESEF ARKADAŞLARIM DAHİL YAPMIYORLAR HATTA BANA NİYE KESİYOSUN DEDİLER HATTA KAYIKLA ÖRDEK AVINA GİTTİK YARALI BİR ÖRDEK ALDIM KESTİM KAYIKÇI O KADAR ÇAHİLKİ  AV KESİLMEZ DEDİ
Cesur TEKEŞ
1975 DENİZLİ
 

Çevrimdışı Rahim VARIŞ

  • *
  • İleti: 99
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #55 : 14 Kasım 2012, 14:03:49 »
bu konuda bizim de bir tuzumuz bulunsun babında, ilmihalde avlanma ile ilgili kısmın özet halinde buraya aktarılmasının konuyu toparlama açısından faydalı olacağını düşündüm. inşaallah faydalı olur.
Peygamberimiz bir hadîs-i şeriflerinde şöyle bir uyarıda bulunmuştur:

“Kim bir serçe kuşunu boş yere öldürürse, o kuş kıyamet günü Allah'a şikâyette bulunarak der ki: Yârabbi! Falanca kişi hiçbir yarar gözetmeden beni boş yere öldürdü!”Başka bir hadislerinde de Resûl-i Ekrem canlı bir varlığın hedef edi­nilmesini yasaklamıştır.

Eti yenen hayvanların eti için, eti yenmeyen hayvanların ise deri, kıl ve diş gibi cüzlerinden yararlanmak ya da zararlarından kurtulmak için avlan­ması kural olarak caiz görülmüştür.

 Avcı Ve Avlama Şekli İle İlgili Şartlar
 

Avlanan bir hayvanın etinin yenebilmesi için avcı ile ve avlanma şekli ile ilgili şartlar beş madde halinde ele alınabilir:

a) Av yapan kişinin, dinen hayvan kesimine ehil olması gerekir. Yani Müslüman ya da ehl-i kitap(yahudi, hristiyan) olması gerekir.
b) Avcının ava niyet etmiş veya avın üzerine avcı hayvanın salınmış olması gerekir. Bu şart gerçekleşmemişse, meselâ avlanması caiz bir hayvan deneme atışı veya gelişigüzel yapılan atış ile vurulmuş ise,bu av helâl olmaz.
c) Avlananın silâhını kullanırken veya avcı hayvanı salarken Allah'ın ismini anması gerekir (burası önemli, maksat Allahü Tealanın, yani yaratıcının hatırlanması)ve bile bile bunu terketmemesi gerekir. İslâm bilginleri av esnasında Allah'ın ismini anmanın dinî bir görev olduğunu kabul etmekle birlikte, bu görevin bağlayıcılık derecesi konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Fakihlerin büyük çoğunluğuna göre avcının besmeleyi unutmasının, tıpkı hayvanın kesim işleminde olduğu gibi, mahzuru yoktur. Besmele çekmeyi unutan avcı, hükmen besmele çek­miş sayılır. Yani niyetine alması bile yeterlidir. Kasıtlı olarak Besmele çekilmediği takdirde bile o avın yenilip yenilmeyeceği ile ilgili farklı görüşler olmakla beraber, mesela Şafii mezhebine göre yenilebilir.
d) Avcı silâhını attıktan veya avcı hayvanı av üzerine saldıktan sonra ve yaralanan avı elde etme esnasında başka bir işle uğraşmaması gerekir. Avlanma esnasında avcının yapması gereken, vurulan avı kovalamak ve yakalamaktır. Zira yaralanan ava hayatiyeti sona ermeden yetiştiğinde dinî usulüne göre onu boğazlaması şarttır. Bu işte ihmalkâr davranır da av tabii seyrinde ölürse bu avın eti yenmez. Normal şartlarda dışarıda ölü olarak bulduğumuz hayvan gibidir.
e) Diğer madde de ihramlı kişiyi ilgilendirdiği için bizimle bir alakası yok.

Avlanılan hayvanın kesimden önce ölmesi halinde, ölümünün bu avlanmadan olması gerekir. Bu yüzden değilde başka bir sebeple ölürse, eti yenmez. Yaralandıktan sonra suya düşerek boğulan veya yamaçtan düşüp ölen hayvanın durumu da aynıdır. Yaralanan hayvanın yere düşme ve çarpma sonucu ölmesi ise, avlanma sonucu ölme sayılır. Bu itibarla avcı yaraladığı avı bir süre bulamasa da, sonra bu avı ölü olarak bulsa, bu du­rumda avın helâl olması için üç şart gereklidir:

a) Avcı, bulduğu avın suda boğularak ya da bir yardan yuvarlanarak öldüğü tereddüdünü taşımamalı­dır,

b) Bulunan hayvanın bir başkasının yaralamadığını veya başkasının avcı hayvanı tarafından avlanmadığını, kendisi tarafından avlandığını bil­melidir,

c) Avlanılan hayvan bozulmamış ve sağlığa zararlı hale gelmemiş olmalıdır. Eğer pis koku yayacak, sağlık açısından sakıncalı olabilecek du­ruma geldiyse, yenmesi helâl olmaz.

Bir de son olarak eğer ilk av kalkıp vurulunca avcı ona yönelmiş, yahut köpeği yönelmişken, ikinci bir av kalkıp onu da vurur ve ona da kendisi ya da köpeği hangisi boşta ise o yönelirse bunun da caiz olacağı söyleniyor. Yahut yukarıda geçen bir olaydaki gibi iki köpek var da, düşen iki ava ayrı ayrı gidiyorlarsa sorun yok yani.
Her işte olduğu gibi bu meselede de Rabbimiz samimiyet arıyor işin özü. Zaten her akşam amenerrasülü diye bildiğimiz Bakara Suresinin son ayetin de "Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma." diye duada bulunuyoruz. Biz O'nu bilelim, O'nun yolunda gitmeye çalışalım, O muhakkak kalbimizden geçeni bile biliyor.
Rabbimiz helal olmayan lokmayı ne bizim ne de evlatlarımızın, ailemizin boğazından geçirmesin.
Bu konuyu açan ve yorumda bulunan bütün kardeşlerimizden ve abilerimizden Allah razı olsun, gönüllerine göre versin.
Rahim VARIŞ
1981 KONYA
www.sille.gen.tr              www.silleavcilikdernegi.org.tr
 

Çevrimdışı Mustafa ÖZKOL

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1158
  • Thanked: 79 times
  • Mustafa ÖZKOL 07.07.1977 KAYSERİ 532 776 89 56
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #56 : 14 Kasım 2012, 14:38:31 »
Konuya yazan ve katkısı olanlara çok teşekkür ederim...
  • Akus 20 ga çifte
  • Beretta 686 silver pigeon 12 ga
  • Benelli s90 12 ga
  • Radentis Queen Setter 6 yaşında
 

Çevrimdışı Bülent YAZKAN

  • *
  • İleti: 73
Ynt: KUŞU KAFASINDAN TUTMAK......
« Yanıtla #57 : 14 Kasım 2012, 14:46:55 »
bu konuda bizim de bir tuzumuz bulunsun babında, ilmihalde avlanma ile ilgili kısmın özet halinde buraya aktarılmasının konuyu toparlama açısından faydalı olacağını düşündüm. inşaallah faydalı olur.
Peygamberimiz bir hadîs-i şeriflerinde şöyle bir uyarıda bulunmuştur:

“Kim bir serçe kuşunu boş yere öldürürse, o kuş kıyamet günü Allah'a şikâyette bulunarak der ki: Yârabbi! Falanca kişi hiçbir yarar gözetmeden beni boş yere öldürdü!”Başka bir hadislerinde de Resûl-i Ekrem canlı bir varlığın hedef edi­nilmesini yasaklamıştır.

Eti yenen hayvanların eti için, eti yenmeyen hayvanların ise deri, kıl ve diş gibi cüzlerinden yararlanmak ya da zararlarından kurtulmak için avlan­ması kural olarak caiz görülmüştür.

 Avcı Ve Avlama Şekli İle İlgili Şartlar
 

Avlanan bir hayvanın etinin yenebilmesi için avcı ile ve avlanma şekli ile ilgili şartlar beş madde halinde ele alınabilir:

a) Av yapan kişinin, dinen hayvan kesimine ehil olması gerekir. Yani Müslüman ya da ehl-i kitap(yahudi, hristiyan) olması gerekir.
b) Avcının ava niyet etmiş veya avın üzerine avcı hayvanın salınmış olması gerekir. Bu şart gerçekleşmemişse, meselâ avlanması caiz bir hayvan deneme atışı veya gelişigüzel yapılan atış ile vurulmuş ise,bu av helâl olmaz.
c) Avlananın silâhını kullanırken veya avcı hayvanı salarken Allah'ın ismini anması gerekir (burası önemli, maksat Allahü Tealanın, yani yaratıcının hatırlanması)ve bile bile bunu terketmemesi gerekir. İslâm bilginleri av esnasında Allah'ın ismini anmanın dinî bir görev olduğunu kabul etmekle birlikte, bu görevin bağlayıcılık derecesi konusunda farklı görüşler ileri sürmüşlerdir. Fakihlerin büyük çoğunluğuna göre avcının besmeleyi unutmasının, tıpkı hayvanın kesim işleminde olduğu gibi, mahzuru yoktur. Besmele çekmeyi unutan avcı, hükmen besmele çek­miş sayılır. Yani niyetine alması bile yeterlidir. Kasıtlı olarak Besmele çekilmediği takdirde bile o avın yenilip yenilmeyeceği ile ilgili farklı görüşler olmakla beraber, mesela Şafii mezhebine göre yenilebilir.
d) Avcı silâhını attıktan veya avcı hayvanı av üzerine saldıktan sonra ve yaralanan avı elde etme esnasında başka bir işle uğraşmaması gerekir. Avlanma esnasında avcının yapması gereken, vurulan avı kovalamak ve yakalamaktır. Zira yaralanan ava hayatiyeti sona ermeden yetiştiğinde dinî usulüne göre onu boğazlaması şarttır. Bu işte ihmalkâr davranır da av tabii seyrinde ölürse bu avın eti yenmez. Normal şartlarda dışarıda ölü olarak bulduğumuz hayvan gibidir.
e) Diğer madde de ihramlı kişiyi ilgilendirdiği için bizimle bir alakası yok.

Avlanılan hayvanın kesimden önce ölmesi halinde, ölümünün bu avlanmadan olması gerekir. Bu yüzden değilde başka bir sebeple ölürse, eti yenmez. Yaralandıktan sonra suya düşerek boğulan veya yamaçtan düşüp ölen hayvanın durumu da aynıdır. Yaralanan hayvanın yere düşme ve çarpma sonucu ölmesi ise, avlanma sonucu ölme sayılır. Bu itibarla avcı yaraladığı avı bir süre bulamasa da, sonra bu avı ölü olarak bulsa, bu du­rumda avın helâl olması için üç şart gereklidir:

a) Avcı, bulduğu avın suda boğularak ya da bir yardan yuvarlanarak öldüğü tereddüdünü taşımamalı­dır,

b) Bulunan hayvanın bir başkasının yaralamadığını veya başkasının avcı hayvanı tarafından avlanmadığını, kendisi tarafından avlandığını bil­melidir,

c) Avlanılan hayvan bozulmamış ve sağlığa zararlı hale gelmemiş olmalıdır. Eğer pis koku yayacak, sağlık açısından sakıncalı olabilecek du­ruma geldiyse, yenmesi helâl olmaz.

Bir de son olarak eğer ilk av kalkıp vurulunca avcı ona yönelmiş, yahut köpeği yönelmişken, ikinci bir av kalkıp onu da vurur ve ona da kendisi ya da köpeği hangisi boşta ise o yönelirse bunun da caiz olacağı söyleniyor. Yahut yukarıda geçen bir olaydaki gibi iki köpek var da, düşen iki ava ayrı ayrı gidiyorlarsa sorun yok yani.
Her işte olduğu gibi bu meselede de Rabbimiz samimiyet arıyor işin özü. Zaten her akşam amenerrasülü diye bildiğimiz Bakara Suresinin son ayetin de "Rabbimiz! Unutursak veya hataya düşersek bizi sorumlu tutma." diye duada bulunuyoruz. Biz O'nu bilelim, O'nun yolunda gitmeye çalışalım, O muhakkak kalbimizden geçeni bile biliyor.
Rabbimiz helal olmayan lokmayı ne bizim ne de evlatlarımızın, ailemizin boğazından geçirmesin.
Bu konuyu açan ve yorumda bulunan bütün kardeşlerimizden ve abilerimizden Allah razı olsun, gönüllerine göre versin.
Rahim bey emeğinize sağlık, ben de şöyle bir ricada bulunmak istiyorum ,mümkünse tüm avcı kardeşlerim erinmeden Büyük İslam İlmihalinden ''İslamda Avcılık''bölümünü okusunlar,görecekler ki avcılı o kadar basit değil, herkese kazasız bol avlar diliyor, konuyu açan, değerli fikir ve bilgilerini paylaşanlara teşekkürler ediyorum, saygılarımla.
Bülent YAZKAN
1961-Ordu

upload photos