Daha öncede belirttiğim gibi bu marka bir tüfeğim yok. ( aynı başlıkta ismi geçen diğer markalarada sahip değilim. Dolasıyla bu başlığa yazmayıda kendi açımdan çok etik bulmuyorum.
Ancak en iyi yerli denildiğinde İsmi mutlaka ilk 3 marka arasında anılan markalarında son kullanıcı taleplerine böyle yaklaşımlarda bulunmasını da çok doğru bulmuyorum.
Kalkı ki , eski imalat mantığında kalmadı. Yani talaş kaldırmalı torna , tesfiye, honlama gibi , eskiden bizzat elle yapılan , ustanın makineye hakimiyet ve hassas işleme yeteneğinin çok çok önemli , ustalık ünvanının ise kolay kolay kazanılmadığı , yıllarca süren bir emek birikimiyle oluştuğu zamanlar gerilerde kaldı.
CNC tezgahlarıda mikron hassasiyetinde yüzlerce , binlerce parçayı , eskiyle kıyaslandığı vakit oldukça çok seri bir biçinde ve kısa sürede üretmek mümkün.
Kaldı ki sanayii bakanlığı üretim ve imalat ile her türlü firmayı bağlayan genelgeleri ve tamimlerinden dolayı , üretilen veya ithat edilen, her ürünün yedek parçasınıda , ürünün belirlenen kullanım ömrü süresinde üretme veya ithal edip stoklarda tutma zorunluğu var.
Velev ki ihtiyaç olunan parça stoklarda yok. Bir tüfeğin en zor işlenen parçasını CNC de üretmek ne kadar sürer ki ?
Parçaları tam otomatik makineler üretiyorsa , fabarikalar bünyesinde çalışan ustalar montaj yapmaktan başka ne yapıyor ? veya mikron hassasiyetinde işlenen parçaları elle törpüleyerek mi bir çözüm aranıyor ?
Hadi size önceleri saçma sapan gelebilecek bir bilgi yazayım. Honda fabrikasında çalışan işçide , teknisyende mühendiste , aklınıza gelen her personel tamamen beyaz giyinir.
Honda fabrikası yazıp google görsellerde aratın , karşınıza çıkan bütün görüntülerde bu olayı görürsünüz. Peki dertleri neymiş ? bunuda açıklayalım .
Eğer bir kişinin bile elbisesi kirlenmeye başlarsa , üretim tamamen durduruluyor ve bu kirin " Kaynağı" bulunana kadar başlamıyor.
Kir kaynağı olan makine tamamen elden geçiriliyorki hata yapmasın ve bu makineden çıkan parçalarla hatalı üretim yapılmasın.
Bu japonlarda alem millet. Alayı deli. Koskoca Hondasın ne işin var beyaz elbiseyle , kirle , Çalışan fabrika durdurulmuş hiç ? Arıza kaynağı tespit edilene kadar Binlerce , yünbinler dolar zarar oluşmaz mı ?
Hakikaten ilginç millet bu japonlar , piyasaya ver gitsin ne olacak . Şikayet gelirse biz şöyle biz böyleyiz. Dünyaya satıyoruz , kul yapısı ,olur böyle de gitsin.
Dünya çağında marka olmak , Kurumsal sistem kurmak ve yönetme mantığı işte böyle bir şey arkadaşlar.
8 milyonluk ülke Volvoyu yapar dünyaya satar, biz bu kafa yapıyıla bırakın aynısı veya benzerini yapmayı , daha kapısını bile yapamayız. Bu yüzden Türkiyeden bir dünya markası çıkamıyor.
Vatandaş sonuca bakar. Elbette haraketli mekanizmalı her alet zamanla ayar kaçırır , metalik bozulmalar yaşar buna diyebileceğim bir şey yok . Ama Allah rızası için sıfır alınan üründe de "bu kul yapısı , elbette arıza çıkartır" gibi bahanelere sığınılmasın .
İnternet ortamında marka ile alakalı yapılan şikayet geri çekilirse sorun çözülürmüş ? Çekilmezde hiç çözülmeyecek mi ? Bu nasıl bir mantıktır ? Bu kararları hangi cin fikirli yöneticiler vermektedir ?
Vatandaş şikayetini geri çekince marka aklanmış mı olur ?
Ülkemizde firmalarda nerdeyse her sektörde ciddi bir sistem sorunu var. Netice bu sistemi çözmek son kullanıcının değil yönetimin sorunudur. Çözemiyorsa veya çözmüyorsa , firmanın ne büyüklükte olduğu veya kaç ülkeye ihracatı olduğu , son kullanıcı olarak kimin umurunda ki ?
Stoeger firması teknik servisi , vatandaşa dalga geçer gibi cevap veriyorsa , bu idari yönetiminin ne kadar gayri ciddi olduğunun , ustanında ne kadar lakayt iş yaptığının göstergesidir. Ciddi bir yönetim olsa bırakın vatandaşla dalga geçmeyi , kimse sesinin tonunu bile yükseltemez. Son kullanıcıya böyle davranarak marka değerini düşürüklerinin ne zaman farkına varırlar ? Onuda Allah bilir.