ÖRDEK
Ördekler iki temel gruba ayrılırlar;
Dalıcı Ördekler , Bataklık ördekleri
Ülkemizde en sık rastlanan dalıcı ördekler; patka, elmabaş, altıngöz, dikkuyruk, pasbaş ve denizalasıdır.
Bataklık ördekleri ise; yeşilbaş, kaşıkgaga, kılkuyruk, macar ve behridir (çamurcun). Ara sıra görmeye alışık olmadığımız ördeklere de rastlarız. Bunlar dış ülkelerde ki olağandışı hava koşulları sonucu ülkemizde konaklamak zorunda kalan ırklardır.
Dalıcı ördeği sudayken de havadayken de bataklık (çipil) ördeğinden ayırmak mümkündür. Dalıcı ördeklerin boyun kısımları uzun, vücudun arka kısmı ise kısadır. Bataklık ördeklerinde ise bu durum tam tersidir. Ayrıca dalıcı ördeklerin kanatları bataklık ördeklerine oranla daha kısadır. Dalıcı ördekler diğerlerine nazaran daha süratli uçarlar. Arkanızdan gelen bir ördek sürüsünü en ufak bir konsantrasyon kaybı ile bir anda yüz metre önünüzde atış menzili dışında bulursunuz. Akşam beklerinde bazen o kadar süratli geçerler ki, sadece kanat seslerini duyarsınız ve gözlerinizin neden daha iyi görmediğine lanet edersiniz. Ancak sorun gözlerinizin kötü olmasında değil, ördeğin kanatlarının iyi olmasındadır. "Ördek avında başarı detaylara verilen önemle doğru orantılıdır." Ördek görme yeteneği son derece gelişmiş, insanoğlunun algılayamadığı renkleri ve hareketleri çok uzaktan ayırt edebilen bir kuştur. Bu yüzden kamuflaj ve gizlenme, detayların en önemlisidir. Kamuflaj dendiğinde biz avcıların aklına en önce her avda giydiğimiz ya da kullandığımız koyu yeşil ve kahverengi desen gelir. Bu desende bir yağmurluğu ya da parkayı sırtımıza geçirir sazın arasında ya da sandalda ördek bekleriz. Sarı sazların arasında bu desen yüzlerce metre yukarıdan geçen bir ördeğe yanıp sönen bir uyarı lambası gibi etki eder. Sazların arasına uygun kamufle olmuş, mührelerini düzgün sıralamış ve sabırlı her avcı doğru yerde ise mutlaka ördek vurur. En azından tüfek atma şansını yakalar. Malzemeye gereken önemi göstermeyen, ördek avına tüfeği eline alıp giden eli tüfekliler ise yıldızdan geçen ördekleri seyredip hırslarından zavallı mekeleri ve diğer su kuşlarını öldürürler. Ördek avı diğer avlarla karşılaştırıldığında çok daha komplike ve malzeme açısından çok daha kapsamlı bir avdır. Her avcı ördek avına gider ama her avcı ördek avlayamaz. İşte ördek avının olmazsa-olmaz kurallarından bir kaçı; mühre, boy çizmesi, kasık çizmesi, derin suda avlanılıyorsa sandal, ördek sesi çıkartan düdük, yağmurluk, uygun bir iç giyim, uygun bir tüfek vs.
Havanın günlük güneşlik, avcı deyimiyle çamaşır havası olduğu günlerde eğer gerekli teçhizatınız, yeterli mühreniz yoksa ve legal avlanıyorsanız ancak havayı alırsınız.
Başarılı bir ördek avı için gerekli ikinci husus ise hava şartlarıdır. Fırtınalı karlı tipili havalarda ördek hem alçak uçar hem de mühreyi gördüğünde hemcinsimdir ya da değildir dinlemeden dalışa geçer. Böyle kötü havalara dayanacak giyiminiz ve malzemeniz varsa o gün mutlaka limitleri doldurursunuz.
Ördek Avında Mühre Kullanımı
Ne yazık ki ülkemizde mühre yapımına gerek önem verilmiyor. Yerli mühreler bırakın ördeği aldatmayı martıları bile kandıramıyor. Dolayısıyla avcı mühresini ithal olarak ya yüksek fiyatlardan bayilerden alıyor ya da imkanı olan yurtdışından getirtiyor. Başarılı bir av için 50-60 mühre gerektiği düşünülürse bu avcıya oldukça pahalıya patlıyor. Ancak benim tavsiyem azar azar da olsa mutlaka kaliteli mühre alınması yönünde. Yabancı kaynaklı kitaplarda tavsiye edilen mühre sayısı cins başına 12.dir. Bu da bu yaklaşık 150-200 mühre eder. Eğer av bölgesi ve bölgedeki ördek cinsleri hakkında bilgi sahibiyseniz, bu rakamlar aşağı doğru çekilebilir. Örneğin avlanacağınız bölge bataklık ise dalıcı ördek mühresi kullanmanız hem gereksiz hem de yanlıştır. Bataklık bir bölgede dalıcı ördeklerin olması bataklık ördeklerine alışılmadık geleceği için uyarıcı bir etki yapar. Ancak gölde ve derin suda her mühreyi kullanabilirsiniz. Çünkü dalıcı ördekler her mühreye rağbet ederler.
Mühre diziminde ördeklerin arasına bir kaç karameke serpiştirmenin faydası vardır. Meke son derece zeki ve ürkek bir hayvan olduğundan yukarıdan geçen ördeğe güven verir. Suya dizdiğiniz mührelerden herhangi birisinde dönme, yan yatma, dalgalanma ya da bozulma varsa bu ördekleri cezbetmeyeceği gibi kaçmalarına da sebep olabilir. Mührelerden birisinin ip kopartıp karaya vurması veya bir mührenin gruptan çok uzağa konması da aynı etkilere sebep olabilir.
Mühreyle yapılan ördek avlarında tekrarlanan en büyük hata ise mührelerin karmakarışık, çuvaldan çıktığı gibi öyle suya atılamasıdır. Kılkuyruğun yanında tekir ördek, onun hemen arkasında patka, arada bir tane çamurcun, çamurcunun arkasında hatta ona dayalı bir şekilde yeşilbaş. Böyle bir dizim asla ve asla aklı selim bir ördeği mührelere sallandıramaz. ( elmabaş ve patka hariç) Öyleyse her ördek grubu kendi içlerinde ırklarına ayrılmalıdır. Yeşilbaşlar bir tarafa, patkalar bir tarafa, kılkuyruklar bir tarafa. Gölde ve derin suda avlanıyorsanız bataklık ve sığ su ördeklerini kıyı kesimine, patka ve elmabaş gibi dalıcı ördekler ise derin kısma konumlandırılmalıdır. Rüzgarın yön değiştirmesi demek sizin dizimi tekrar gözden geçirmeniz demektir. Ayrıca eğer gölde avlanıyorsanız dalıcı ördek sayısını fazla tutmanızda yarar vardır.