Gönderen Konu: Dev Sazan Avı :)  (Okunma sayısı 2024 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Mustafa ATALAY

  • *
  • İleti: 17
  • AYANOĞLU
Dev Sazan Avı :)
« : 25 Şubat 2012, 16:27:36 »
Bir öğretmen arkadaş anlattı.

Olay 12 yıl önce ( 1994) İğne Ada da Rezve Deresinde gerçekleşmiş. Kendisini 7 yıldır tanıyorum ve yalan söyleyecek biri değil. Öğretmenler lokalinde oturmuş sazan üzerine konuşuyorduk . Ben onu bunu bilmem, kendim zaten bu işten pek anlamam. diye başladı. Benim balıkçı diyebileceğim bir tek kişi vardır, onun üzerine kişi tanımam. Her nereye ava gitse boş dönmez. Gittiği yerde ilk tuttuğu küçük balığın karnını yarıp, ne yediğine bakar sonra da bütün oltaları o yemle suya atar. Dutsa dut, pelitse pelit, solucansa solucan…

Her neyse hikaye şu ;

Zeki hocam ve Bulgaristan muhaciri olan bu arkadaş İğne Ada da kamp yapmaktalar. O gün Bulgaristan sınırındaki derede sazan avlamaya gidecekler. Aslında yaklaşması yasak olan bu yere Zeki hocanın sınır devriyelerinde bir arkadaşının yardımı sayesinde gidiyorlar. Tabiki sadece 3-4 saatliğine olmak koşuluyla. Asker çok geç vakte kadar kalmamaları gerektiğini yoksa devriyeler tarafından gün batımında . yakalanabileceklerini söylüyor. Avlanacakları yeri buluyorlar. Derenin küçük bir gölet halinde biriktiği yerlerden birisi. Göleti besleyen su 2-3 genişliğinde yaklaşık 1 metre kadar yukarıdan dökülüyor. Etraf meşe ağaçları ile dolu ve ortalık palamut (pelit de denir) meyvelerinden geçilmiyor. Büyük olan kancalara bu pelitlerden takıp atıyorlar. Hepsi kasnak. En kalın misinalardan kullandık diyor Zeki hoca. Herhalde 0,60 olabilir. Bir müddet bekledikten sonra oltalardan biri oynuyor. Muhacir vatandaş çekmeye başlıyor, biraz çek, biraz bırak fakat daha 2 metre çekemeden olta takılıyor. Tut şunu diyor Zeki hocaya. Atlıyor suya. Bizimki oltayı çekmeye çalışırken diğeri yüzerek karşı yakaya geçip uzun bir dal parçası bularak suya vurmaya başlıyor. Bazen de bir mızrak gibi suyun içine hamleler yapıyor. Bu şekilde bir iki dakika geçtikten sonra Zeki hocanın tuttuğu olta sanki ucunda bir kütük varmışcasına ağır ağır gelmeye başlıyor. Fakat bizimkinin elleri başlıyor misina tarafından kesilmeye. Bu sırada arkadaşı yüzerek tekrar Zeki hocanın yanına gelmeye çalışıyor bir yandan da sakın bırakma diye emirler yağdırıyor. Az sonra eline üzerinden çıkardığı gömleğini sarıp beraber çekmeye başlıyorlar. Bir müddet böyle balığın ağzı su yüzeyine gelene kadar uğraşıyorlar. Dev bir pullu sazan Ağzı hava alır almaz balık yan dönüyor ve solungacından şiddetli bir tıss sesi geliyor. O anda arkadaşı tekrar suya giriyor, balığın yanına varıp sol kolunu balığın sağ solungacından geçirip Zeki hocaya da yanına gelip sağ kolunu balığın ağzından geçirmesini söylüyor. Bizimki korkuyor başta fakat biraz azarlanınca dediğini yapıyor. Bele kadar suya girip elini balığın ağzından içeri sokuyor. İkisinin elleri balığın ağız ve solungacı arasında kenetleniyor. İşte bu andan itibaren balığı itiş kakış karaya çıkarabiliyorlar. Üst baş sırılsıklam tabi. Arabaya yüklemek de ayrı bir dert. Lada Samara marka aracın arka koltukları yatırılıyor ve bagaj kısmından içeri balığı koyuyorlar. İğne Ada ya döndüklerinde topuzlu el kantarı ile tartıyorlar. Zeki hoca bugün hatırladığı kadarı ile balığın 46 küsür kilo geldiğini söylüyor. Balığı oradaki balıkçılara parçalatmışlar sadece kafası 7 kilo gelmiş. Bulunduğu konum itibarı ile böyle bir derede bu kadar büyük bir sazanın olabileceğine gözümle görmediğim için inanmak çok zor geliyor. Fakat balıkçılıkla bu kadar içli dışlı olmayan birisinin bu kadar ayrıntılı anlatması da biraz zor. Yine de güzel bir hikaye olduğunu düşündüğüm için . sizlerle paylaşmak istedim teşekkür ederim ...
"Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir."
Mustafa ATALAY
1981 KDZ EREGLİ-ALAPLI
 

Çevrimdışı Ümit TAŞER

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 734
  • Thanked: 53 times
Ynt: Dev Sazan Avı :)
« Yanıtla #1 : 25 Şubat 2012, 20:43:24 »
O boyutlarda hiç bir zaman tutmadım zaten oltaya gelirse bırakır giderim uğraşamam :D izlediklerim ile karşılaştırmam gerekirse 40-50 Kg gelen bir hayvanın ağzına 1 kol sığar ama 2 kol asla.
  • Akkar altay 61slug, 66 seritsiz, 71 seritli
  • Huglu 104A 76cm super poze