değerli arkadaşlar
satılık ilanlarına bile kolay kolay yorum yazmam. bu bir arz-talep meselesidir. Ancak bahsedilen konuda bir şeyler söylemeden edemeyeceğim
öncelikle şunu söylemek isterim ki hediye edilen şey misket değil can taşıyan bir varlık. hele ki eğitilmesi gereken zaman ve emek isteyen av köpeği.
aslında bundan önce tartışılması gereken birçok konu var. maalesef ülkemizde köpekler yavru almak için çiftleştirilir "üretilmek için değil". senin köpeğin avı güzel- eh benmkinin de avı fena sayılmaz eşleyelim o zaman denir ve bir sürü yavru doğar bazıları atalarının yüzünden iyi avcı olamazlar ve sokağa atılıp giderler. nasıl olsa bedavadır ve tabiri caizse "tohumuna para sayılmamıştır"
bir başka durum da şu; bazıları der ki"BEN KÖPEĞE PARA VERMEM" ben de derim ki "Allah Allah, neden ki" cevap yok. fişeğe para verilir, tüfeğe para verilir, benzine para verilir, giyime bota para verilir, sigaraya para verilir ve ava çıklır. Ammmaaa köpeğe para verilmez. Soruyorum yahu neden böyle? tık yok. Köpek avı bulurken ve sonrasında da kayanın tepesinden veya sudan getirirken iyi ama değil mi?
Bir diğer husus da şöyledir ki, ben bırakın netten yüzünü görmediim insanlara köpek vermeyi, parası ile gelip köpek almaya gelen insanlara bile güvenilmezse o yavruyu satmama taraftarıyım. Neden mi? edinilen acı tecrübeler bunu gösteriyor da ondan. şöyle bir anımı anlatayım. Geçen mayıs ayında bendeki yavrulardan almak için başka ilden bir arkadaş geldi her şey tamam ancak bir ara ağzından; "o kadar yol geldik mazot yaktık daha aşı yaptıracağız hep masraf" diye bir cümle çıktı ve benim beynimde şimşekler çaktı. köpeğin aşısını fazladan masraf olarak gören bir kişiye nasıl o küçücük yavruyu verebilirdim ki? O anda artık yavrunun satılık olmadığını söyleyerek kendisini uğurladım ve yüz kere olsa yine aynısını yaparım.
Bakın arkdaşlar. ben ilk safkan köpeğimi 1000 km yol yaparak ve kredi kartına 12 taksit ile aldım. hem de 450 tl'ye stajyer öğretmen olarak bir dersanede çalışıyordum ve köpeğin parası benim maaşımın birkaç katıydı ve yol harcaması vs de cabası. Pişman mıyım? asla. bugün olsa yine yaparım. Sen şimdi o yavruyu büyüt, 3-4 yıl emek ver besle vakit ayır. İyi bir erkek bul onun sahibine de para ver. 2 ay anne karnında 2 ay da doğduktan sonra gözünün içine bakarark iyi bakmaya çalış. Sonra da hayatında hiç görmediğin, ve belki de bir daha hiç görmeyeceğin birine ver gitsin. Alan adam da ilgilenmesin hayvancık eğitilmesin, sonra da çok açılıyor veya avı sıkıyor diye bir kurşun sıkıversinler. Dedim ya. Nasıl olsa "tohumuna para sayılmamıştır"
Yurtdışından köpek getirmeye çalışan arkadaşlar bilirler işin zorluğunu. Binlerce euro verdiğimiz adamlar Türkiye'ye köpek satmaya yanaşmıyorlar. Neden mi? İşte bu sebeplerden. Maalesef ülkemizde köpeklerin ve diğer hayvanların yaşam şartları ortada.
Bu arada diyebilirsiniz ki hiç mi hediye etmedin? Ettim tabi ki ama tanıdığım bildiğim değer verdiğim arkadaşlara abilerimize hediye ettim. Çünkü onların hayvana verdikleri değeri biliyordum da ondan. Bence hediye işi eş dosttan çevreden olmalı öyle netten falan değil. BU arada hem safkan olacak hem bedava olacak güzel iş.
Neyse daha söyleyecek çok şey var ama uzatmaya gerek yok. Özetle söylemek gerekirse benim düşüncem şudur: PARA İLE ALINIRSA "AV ARKADAŞI" OLUR, BEDAVAYA ALINIRSA "İT" OLUR.
Bence buradaki temel kriter köpklerin bedavaya verilmesi yerine fiyatlarının makul tutulması ve daha kolay edinilebilir olmasını sağlamaktır. Böylece hem yavru sahibi emeğinin karşılığını alır, hem de iyi bir köpek edinmek isteyenin işi kolaylaşır, hem de yavru köpekler ileride sahibinin hataları yüzünden itilip kakılmaz.Son olarak net kanıt olması açısından aşağıdaki linklere bakarsanız ne demek istediğim netleşir. Selamlar
Bu, karnındaki yavrularla terkedilen bir setter:
https://www.facebook.com/media/set/?set=a.10150310646144438.361909.771674437bu da terkedilmiş bir drahthaar:
http://www.avlakforum.com/forum/index.php/topic,134313.0.html