Gönderen Konu: ATA neo 12 izlenimler  (Okunma sayısı 160961 defa)

0 Üye ve 2 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı Durhasan GÖNEN

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 149
  • Aşk'ı Hak'ka oLmayanın LaçkaLaşır AkLı
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #25 : 20 Kasım 2009, 21:09:03 »
 Durhasan bey, konu 24 gram fişeğin avda kullanılması değil. 24 gram fişeğin benelli sistem bir tüfekte de kullanılması. Atış yapsın yapmasın, atış fişeğini avda kullansın ya da kullanmasın, benim tüfeğim 24 gram fişekleri atabiliyorsa arkadaşın ki de atmalı.  Performans istikrarı yokmuş..hayır basbayağı atıyor işte. Kovanları zorlanmadan dışarı fırlatıyor.


   Çok ilginç bi yaklaşım Merdan bey bu dediğiniz..
   Konu av tüfeği..Müsabaka tüfeği olmadığı için,24 grm la çalışıp çalışmamasının önemli olmadığını söledim..Avda lazım olmayacaksa eğer malum gramaj,eldeki tüfeğinde o gramajla çalışmasının yada çalışmamasının bir anlamı olmayacaktır değil mi..?
    Kinetik sistemli yarıotomatik tüfeklerin,alt sınır düşük gramajlarda sürekli çalışma istikrarı yoktur..Hele ki,bitakım aparatlarının yanı sıra yaylarını da başka firmalardan ediniyorsa,o tüfeğin imalatçısı,benim tüfek çalışıyorsa oda çalışır,demek çok mantıklı değil bana göre..
    Yarıotomatik av tüfeği konusunda,kullanıcılar olarak yerli sanayimizin hep yanında olmamız lazım..Lazım ki,bitakım yenilikler oluşabilsin,düşünülenler şekil alsın..Şimdi bu nerden çıktı diyebilirsiniz..
    Maalesef sözkonusu tüfeğin sadece çalışma prensibi Benelli..Bunu akıldan çıkarmamak gerek..Bir Benelli fabrikasında yapılan tüfeğin,yayları,şok boruları hatta arpacığı da Benelli dir..Sıfır hata ile Benelli nin standartlarındadır..Bir süper90,24 grm fişekle çalışırsa,diğer bir süper90 da çalışır..Ama aynı şeyi yerli tüfeklerimiz için ŞİMDİLİK söyleyemeyiz..
   Saygılar..
Durhasan GÖNEN
1977 Silifke/MERSİN                                                           
0 rh-
[email protected]
 

Çevrimdışı Merdan KAÇAR

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 173
  • Thanked: 92 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #26 : 20 Kasım 2009, 22:48:56 »
Durhasan bey,

Öncelikle yaklaşımım ilginç değil doğru.

Ata neo bir av tüfeği olabilir. Ama atış amaçlı da kullanılabilir. Profesyonel manada demiyorum buna dikkat edin.

Atış amaçlı özel tüfek ayrı bir olaydır eldekini aynı zamanda atış amaçlı kullanmak ayrı. Ülkenin şartları belli. Herkes ner şey için ayrı tüfek alamıyor. değil mi?

Memleket avcısı slug namlusu olmadığı halde domuza elinde ne varsa onunla gidiyor. Bantlı namlu kurşun atışına uygun mu? Atış stabilitesi açısıdan değil ama kullanılıyor. Çünkü kullanılabiliyor. Olaya bu açıdan bakın.


Ayrıca lafa gelince herkes 20 numara usta avcı tüfeği, ava da şans vermek lazım gibi özlü vede güzel sözler söylerken niye 28 gramda kırılmadık rekor kalmadı diye üretilen ve belli kuş avları için gayet de centilmen 24 fişekler tukaka oluyor onu da anlamış değilim.

24 gram fişeğin kötü tarafı ne. Attığınızda bıldırcını öldürmüyormu? iki senedir sadece 24 gram kullanıyorum bıldırcında hiç canlı kalanı hatırlamıyorum.

İsminin atış fişeği olması mı avda kullanılmasını engelliyor.  Selamlarımla....






« Son Düzenleme: 21 Kasım 2009, 00:44:43 Gönderen: Merdan KAÇAR »
Merdan KAÇAR
1970-Ankara
 

Çevrimdışı Ferhat DEMİRCİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 322
  • Thanked: 16 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #27 : 21 Kasım 2009, 00:03:53 »
SONUÇ:neo güzel tüfek ;)
Ferhat DEMİRCİ
1979 ADANA
[email protected]
 

Çevrimdışı Durhasan GÖNEN

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 149
  • Aşk'ı Hak'ka oLmayanın LaçkaLaşır AkLı
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #28 : 21 Kasım 2009, 20:15:58 »
      Müsabaka fişeği saçmaları serttir..Bu tarz mühimmatlarda saçmanın hedefe çarptığı anda mantarlaşarak enerji bırakması sözkonusu değildir..Genelde deler geçer,av ya çelgin gider yada öldürücü noktalarından epey saçma almış olması lazım ki,yıkılır..
   
     Müsabaka fişekleri,kural gereği 24 grm dır..Grupman iyidir ancak peneterasyon düşüktür..

     Ayrıca elinizdeki tüfek,kinetik bir av tüfeği hemde magnum yatak..Malum sistemin alt sınır düşük gramajlı mühimmatta çalışma istikrarı yoktur..Kaldı ki biçok gaz operasyonlu avrupa tüfek bile 24 grm fişeklerde dikebilir..
    İşte o yüzden diyorum hep,avda av fişeği..Yoksa üzerinde atış fişeği yazdığı için değil Merdan bey..
   Haklısınız,memleket avcısının ekonomik durumu malum..O yüzden domuza kurşun atılır,açılı bant tüfekle..
   Ancak bu durum,gerçekleri değiştirmez..Aklın yolu tektir..

   Evet Ferhat,Ata Neo güzel tüfek..32 grm Zuber le güzel tahtalı vuruluyormuş..Aldım haberini  :)))))))
   Rasgele..
Durhasan GÖNEN
1977 Silifke/MERSİN                                                           
0 rh-
[email protected]
 

omerfaruktug

  • Ziyaretçi
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #29 : 19 Ocak 2010, 12:57:04 »
merhabalar.ben ata neo12 yi ekim ayında aldım ve ava da gittim.gayte güzel bir silah.28 ve 34 gram fişekleri seri bi şekilde sıkıyor.mekanizmanın hareketinde en ufa bir dengesizlik görmedim.

bilgim olmadığı için sizlere bir soru sormak istiyorum

Yüksek gramajlı fişeklerle atış yapmadım hiç.yapanınız varmı.bu silahla böyle bi fişek kullanılabilirmi?  bu soruyu soruyorum çünkü silahla beraber gelen katalog gazlı modelin katoloğu.onrda 5o gram üzerine kadar sıkılabileceği söyleniyor.fabrikayı aradımğımda bana "sık bişey olmaz" dediler.dedimki "icra yayı çatalı kırılabilir.kırılırsa napayım" dedim.oradaki arkadaş da  bana "sen kır ben yaparım" dedi. :)

şimdden vereceğiniz cevaplar için teşekkür ederim.

rasgele
 

Çevrimdışı Ferhat DEMİRCİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 322
  • Thanked: 16 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #30 : 19 Ocak 2010, 21:30:44 »
    selam faruk kardeş bende neo 12 kullanıyorum 40 gr rio  ve 38 gr nobel speed fişeklerini kullanıyorum. neo  ile yaklaşık her iki fişektende 1 er kutu attım. hiç bir sorun olmadı. fakat tüfek 3 kg dolaylarında olduğundan olsa gerek şahlanabiliyor sağlam tutmak gerek, mekanizmada sorun olmadı.kasa içinde bir vuruntuda yok. beni neo 12 de etkileyen şeylerden ilki tasarımı ikincisi ise mekanizma  sağlam görüntüsü gerçi mekanizma ve diğer aksamlar için sağlam diye bilmemiz için tüfeklerin biraz yıllanması gerekiyor. inş. sorun olmaz gelecekte. bir de nacizane size bir fişek önerim olabilir. 30 gr 7 no bior tapa fişekle tahtalı avı yaptım. daha önce 4 no 34 gr kullanıyordum artık 30 gr 7 no favorim oldu. sanırım ince saçma ve düşük gramaj bu tüfekle iyi işler yapacak gibi görünüyor. diğer neo kullanan arkadaşlarda fişek tecrübelerini yazlarsa sevinirim..
Ferhat DEMİRCİ
1979 ADANA
[email protected]
 

Thrall

  • Ziyaretçi
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #31 : 08 Nisan 2010, 16:40:49 »
Mehmet Bey uzatma ile nasıl bir sonuç aldınız?
 

Çevrimdışı Erhan ACAR

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1543
  • Thanked: 2 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #32 : 08 Nisan 2010, 20:41:11 »
Bende Ata Neo-12 Knetik enerji, 66 namlu, döner başlıklı, magnum fişek yatağı tüfeğimi bi kaç ay önce aldım ve çok memnunum fakat benim problemim..
Dipçik arkasında bulunan geri tepme plastiğinin yumuşak kauçuk maddeden yapılması nedeniyle atış esnasında yeleğe yada gömleğe takılarak ani atış pozisyonunun bozulması..
bu durum sizlerde de oluyo mu ? ve bu kauçuk madde yerine sert plastikle değişme imkanı varmı ?
Bilgilendirirseniz sevinirim...
Erhan ACAR
BODRUM MUĞLA/İstikamet Diyarbakır


[url=ht
 

Çevrimdışı Ferhat DEMİRCİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 322
  • Thanked: 16 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #33 : 08 Nisan 2010, 22:55:41 »
  Erhan bey bende uzun geliyor diye değiştirdim ve biraz daha sert olanından aldım ve kendi çabalarımla taktım. ama dikkat edin eğer kendiniz takmayı düşünüyorsanız dipciği cizebilirsiniz fabrikayla görüştüm siz gönderin ölçünüze göre yapıp gönderelim dediler av açık olduğundan yollamadım..bence av kapalı iken yollayın fabrikada yapsınlar..
 
   
 
Ferhat DEMİRCİ
1979 ADANA
[email protected]
 

Çevrimdışı Erhan ACAR

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1543
  • Thanked: 2 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #34 : 09 Nisan 2010, 00:20:03 »
Ferhat bey bilgilendirmeniz için teşekkür ederim. Dediğiniz gibi en güzeli fabrikaya yollamak.
Erhan ACAR
BODRUM MUĞLA/İstikamet Diyarbakır


[url=ht
 

Çevrimdışı Abdullah SERİN

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 101
  • Thanked: 2 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #35 : 17 Nisan 2010, 01:59:58 »
ATA NEO 12 çok iyi.
Abdullah SERİN
1956-İstanbul
 

Adem gozleten

  • Ziyaretçi
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #36 : 16 Mayıs 2010, 14:48:57 »
Arkadaşlar ben de uzun araştırmalarım sonunda otomatik de ata ya karar verdim ödemenin yarısını verip  ata neo 12 fonex sipariş ettim 24.05.2010 da tüfeğimi teslim alıcam hayırlısı ile
 

Çevrimdışı Hakan BİLGİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 163
  • Thanked: 12 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #37 : 17 Mayıs 2010, 00:02:48 »
 Neo modelini denemiş biri olarak  36 ve 40 gr sonrasında çok çok iyi kaynak yapmak şart .Sebebi tüfek hafif olduğundan 15 cm şahlanabiliyor.genel görünüm itibariyle vursan yada stoeger in tıpa tıp ikiz gibi görünsede bence 2 tüfeğinde kullanım alanları farklı.Fakat atanın bence en klas tüfeği neo dur.

 Selamlar..
« Son Düzenleme: 21 Mayıs 2010, 23:43:06 Gönderen: Hakan BİLGİ »
Hakan BİLGİ
1977-Adana
İki kişinin bildiği sır ,,,,,,,, sır değildir ..
 

Çevrimdışı Raha BOLAT

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 623
  • Thanked: 113 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #38 : 23 Mayıs 2010, 23:40:29 »
bende bu benim stoegerdeki yay okadar kalın niye bukadar yumuşak esniyor diyordum:)) meğer o esniyen iğnenin yayıymış:) şaka bir tarafa arkadaşlar,benim günlerce düşünüpte tamam böyle çelışıyor diye kandimce çözdüğüm şeyleri bir anda sıfırladınız,bende aşşağı yukarı 3-4 ay önce stoeger aldım ve mekanizmaya hasta oldum bir çok evreden sonra bu mekanizma,tüfek geri tepince kuruluyor diye düşünüyordum ama öyle değilmiş,demekki mekanizmada ilk haraket öne doğru olup yayı sıkıştırıyormuş...öğrenmiş olduk,umarım ilerde başka bişi çıkmaz:)


pekiii kahredici bir soru:) bu tip mekanizmalarda dipçik tabanının kemik veya yumuşak kauçuk olmasının mekanizmanın çalışmasına artı veya eksi bir etkisi varmıdır,şimdide bunu düşünüyorum:)
« Son Düzenleme: 23 Mayıs 2010, 23:45:50 Gönderen: Reha BOLAT »
Raha BOLAT
1977 kırıkkale
 

Çevrimdışı Raha BOLAT

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 623
  • Thanked: 113 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #39 : 24 Mayıs 2010, 14:44:13 »
http://www.benelliusa.com/innovations/inertia_driven_system.php

burada see the ınertıa driven system in actıon butonuna oradanda play continuously butonuna tıklarsanız gayet güzel gösteriyor:)

bakın busefer tam oldu,yani mekanizma öne doğru gitmiyor olduğu yerde duruyor,tüfek geri gittiği için içindeki sert yayı sıkıştırıyor.şimdi tam oldu:)
« Son Düzenleme: 24 Mayıs 2010, 14:53:38 Gönderen: Reha BOLAT »
Raha BOLAT
1977 kırıkkale
 

Çevrimdışı Hakan BİLGİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 163
  • Thanked: 12 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #40 : 24 Mayıs 2010, 15:07:09 »
 Bu videoda gösterilen şey tüfeğin geriye omuzlamaksızın , yani geriye darbeden destek almayarakda çalıştığıdır.Yani yumuşak yada sert plastik (kemik) ped takmanın kanımca bir fark yaratmıyacağıdır.

Hakan BİLGİ
1977-Adana
İki kişinin bildiği sır ,,,,,,,, sır değildir ..
 

Çevrimdışı Mehmet OVALI

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 220
  • Thanked: 1 times
  • KARAAĞAÇ/ BALIKESİR'li
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #41 : 24 Mayıs 2010, 20:01:35 »
selamlar Reha bey,doğrusu mekanizmanın yerinde kalıp,tüfeğin geri gitmesi sonucu,yayın sıkışmasıyla;tüfeğin geriye doğru hareketiyle,mekanizmanın ileri doğru yığılıp,inertia yayı sıkıştırması arasındaki farkı anlıyamadım.   sizce ikiside aynı anlama gelmiyor mu?

aslında bloğun yerinde kalması esnasında tüfeğin geri gitmesiyle,mekanizma ,mekanizma yuvası boyunca ileri doğru hareket etmiş olmuyor mu?

sonuçta adı üzerinde atıl blok(boşta bulunan kütle)değil mi?vermiş olduğunuz link step by step hareket ettirdiğinizde gerçekten inertia driven(atıl blok)sistemini doyurucu bir şekilde anlatıyor.

unutmayın ki,hareket halindeki bir nesnenin üzerinde ya da içinde bulunan ve her hangi bir yere bağlanmayıp boşta olan bir kütle(ya da matreyal),ani bir duruşta ya da araba çarpması örneğinde olduğu gibi bir şarj durumunda,öne doğru fırlar(hareket eder).bu,duran bir cisme başka bir cismin önden çarpmasıyla da olur.

diğer sorunuza gelince,ben de Hakan bey gibi arada pek fark olmadığını düşünüyorum.iyi akşamlar...
« Son Düzenleme: 25 Mayıs 2010, 00:03:00 Gönderen: Mehmet OVALI »
Mehmet OVALI              
1967 MEZİTLİ/MERSİN  
___________________________________________
 

Çevrimdışı Raha BOLAT

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 623
  • Thanked: 113 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #42 : 25 Mayıs 2010, 00:21:48 »
mehmet bey farketmiyor sizin dediğinizde olur,ben o şekilde gördüğüm içi öyle söyledim.  dün gece dayanamadım bende söktüm mekanizmayı,çok ilginç arkada iğneyi tutan pimi çıkardığın an meknizma dağılıveriyor,bukadar kolay olcağını düşünmüyordum,çok basit ve zekice. ve içerdeki o yay çok sert hayret ettim,bu yayı ezecek kadar kuvvet oluşuyor demek çok ilginç,elimle bastırıyorum mekanizmanın başına,banamısın demiyor bir milim anca geri gidiyor:)
Raha BOLAT
1977 kırıkkale
 

Çevrimdışı Mehmet OVALI

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 220
  • Thanked: 1 times
  • KARAAĞAÇ/ BALIKESİR'li
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #43 : 25 Mayıs 2010, 19:18:21 »
Reha bey,öncelikle stoger marka tüfeğinizi.kazasız belasız ve iyi günlerde kullanmanızı dilerim.
aslına bakarsanız.bu sistemin basitliği ve güvenilirliği beni de büyülüyor.anladığım kadarıyla bu sistem tüfeklere alışanlar bir daha vazgeçemiyorlar.daha önce gazlı oto da kullandım,ama bunun tadı bambaşka.
yayın sertliğine gelince,aslında sert olmak zorunda,zira aksi takdirde tüfek teptiğinde mekanizma büyük bir enerjiyle ön tarafa,makara kilide çarpardı.görüldüğü üzere inertia yay bu enerjiyi emiyor.daha zayıf olsaydı ememezdi ve ezilerek vuruntuyla birlikte bir şeylere zarar verilmiş olurdu.ayrıca emdiği ya da üzerine aldığı bu enerjiyi akabinde geri veremezdi.zira vuruntuyla bu enerji büyük oranda boşa gitmiş olurdu.bu sebeple bu yay sert olmak zorunda.
doğrusu bu sistemin en can alıcı noktası bu yaydır.ve çok sert olmasına rağmen aslında stresinin çok ince hesaplanması ve ayarlanması gerekir.üstelik sorun çıkarması durumunda da çok kolayca değiştirilebilir.bir de bu tüfeklerin en sevdiğim yanlarından birisi gaz deliğiydi,piston du,segman ve oring gibi bir çok detaydan arınmış olmasıdır.unutulmamalıdır ki ne kadar çok teferruat,okadar çok sorun.

elimden geldiğince bu esrarengiz parçayı irdelemeye çalıştım.muhakkak ki söylenecek daha fazla şey vardır.bununla birlikte,ben bu konudan bahsetmekten hala bıkmıyorum ve büyük haz duyuyorum.selamlar
« Son Düzenleme: 25 Mayıs 2010, 20:00:52 Gönderen: Mehmet OVALI »
Mehmet OVALI              
1967 MEZİTLİ/MERSİN  
___________________________________________
 

Çevrimdışı Volkan KÖYDEMİR

  • Onursal Üyemiz
  • *****
  • İleti: 6325
  • Thanked: 1130 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #44 : 25 Mayıs 2010, 21:17:03 »
ASlında her çeşit yivsiz(garip görünüşlüler hariç) tüfeğini severim ve bu sistemin de güzelliğine hayranım. Daha önce de yazdığım gibi, hemen her şey mekanizma olarak baktığımız yerde bitiyor. Gaz ayarı maz ayarı yok, temizliği kolay, bozulacak parça sayısı az. Otomatiklerdeki gaz kaybı diyenler için de güzel bir cevap. Bu sistem tüm bildiğim gazlılardan daha geç doldur-boşalt yapıyor. Yani sözgelimi x2, x3, browning hızlarında çalışmazlar ama avda da daha hızlı çalışmasına gerek yoktur. Gazlıların da o kadar hızlı çalışması bence gereksiz ama her ne kadar winch falan kullanmasam da rem kullanıyorum ve o da çok hızlı.

Hıza gerek yok dedim ama bir şey var ki, bu inertia sistemlerde fazla hazzetmiyorum. İlk böyle bir sistem Vursan 92A kullanmıştım. Daha gazlı falan kullanmadığımdan ve pozeden sonraki tüfeğim olduğundan ateş ederken pek hoşlanmamıştım. Sanki çoook yavaş çalışıyor gibi hisse kapıldım. Aslında ateşlemede ehemmiyetsiz bir fark vardı. Bena tatsız gelen iki atış arasında geçen süreydi. Pozeden sonra hoşlanmamıştım. Şimdi daha alıştım ama gazlı tüfekler kesinlikle daha hızlı doldur-boşalt yaptığı için pozeye daha benzer buluyorum. Bu yüzden hala da gazlı tüfeğimle ava gitmeyi tercih ediyorum. Veya pozemi. Bu, anlatması zor bir şey. İnertia sistemlerin güzelliği her bakışımda görüyorum ama atış yapmasına fazla ısınamadım. Bu sebepten de şu winch. çok hızlı falan diyorlar ya, acaba atış sırasında nasıl hissederdim diye de merak edip duruyorum. Sadece atış esnasındaki aradığım histen dolayı hızlı çalışan otomatiklere düşkünlüğüm de bir başka :)

Bir ara inertia sistemli 401B tüfeğimle hızla peşpeşe ateş ettim. ASlında av esnasında katiyen o hızla tetik çekilmez; gerek yok. Her atıştan sonra diğerini ateşlerken hedefe tekrar odaklanırsın, öncekinde hata yapmışsan bir an onu düzeltmeyi düşünürsün falan derken yarım saniye olsun geçer gider. Yani matemetik olarak, av anında yavaş mavaş da değil :) Böyle de garip bir şey.

Ülkemizde ilk başlarda Vursan da dahil bir sürü atıl bloklu otomatik üretmişlerdi. Fakat hem daha acemiydiler hem de zor bir sistemden başlamışlardı. Bu tüfekler türlü türlü sorunlarla çıktı. Omuza dayamadan atışlarda pek çoğu fişek dikti. Şimdi ise bu inertia tüfekler spor fişekleriyle bile çalışıyor. Oysa gazlı olup 28-30 ile bile çalışamayanlar olduğunu da hatırlayalım. Aslında basit meseleler ama esas diyeceğim, inertia tüfekleri kötüye çıkaran hemen hiç bir sorun artık kalmadı. Hatta halihazırda bu sistemi üretenler de bu işte en iyiler. Aslında neredeyse aynı firma :) denebilir.

Hatasız kul nasıl olmuyorsa tüfek de olmaz. Ama hatasını kabullenip memnuniyetle düzelten fabrikalar batılı ülkelerde olduğu gbi bizde de rağbet görecek.

Alakasız olacak ama şimdi şu gazlı otomatiklere otomatik gaz kaçırma ayarlı yapmalarını da dört gözle bekliyorum. Öyle iki pistonmuş yok ters çevrilecekmiş falan uzun iş. Pistonu evde unutabilirim veya ters çevirmek için fazla zamanım olmayabilir. Şu anda bilebildiğim kadarıyla bu yönden en hoşuma giden yerli üretimler Büyük Huğlu ve Hatsan. İkisini de denemedim ama her ikisi de gaz ayarını kendi kendine otomatik olarak yapabilecek sistemlere sahip. Hatta Büyük Huğlu(Conquest, Kara Şahin vs) daha güzel bir sisteme sahip bence. Beretta 390 sistemini andırıyor ama tabir yerindeyse biraz ham. Üzerinde biraz değişiklik gerekiyor. Benim incelediğim zamanlarda şarjör kapağı sıkıştırılırken gaz subabının yayını da sıkıyorduk. Oysa subap yayını namlu söküldüğünde bile gaz odasına baskılayacak başka bir somun benzeri bir şey bağlayabilirlerdi. Ayrıca kaçırtılan gazın el kundağından tahliyesi için bir kanal, yol falan gördüğümü de hatırlamıyorum. Çok da kolay yapılabilecek bir valf sistemi. Hatsan'daki ise daha bir değişik. Neyse yine çok uzattım. Selamlar...
« Son Düzenleme: 25 Mayıs 2010, 21:27:50 Gönderen: Volkan KÖYDEMİR »
1968
Dünya, kötülük yapanlar yüzünden değil, seyirci kalıp hiçbir şey yapmayanlar yüzünden tehlikeli bir yerdir.  Albert Einstein.
 

Çevrimdışı Raha BOLAT

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 623
  • Thanked: 113 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #45 : 26 Mayıs 2010, 15:10:05 »
saolun Mehmet bey allah sizede kazasız belasız kullanmak nasip etsin,aslında benim istediğim tüfek hep buymuş yani bu sisitemmiş neden derseniz,gazlı tüfekler kinetik tüfeklerle aralarında afaki bir fark olmasada bana sanki uzağa gitmicekmiş gibi geliyor, biliyorum alakası yok ama psikolojik işte:) çifteleride o yönden sevmişimdir hep.
Volkan bey evet bende denedim nekadar hızlı diye,çok seri çektiğimde mekanizma kurmuyor yavaş kalıyor,ama sizinde dediğiniz gibi avda bi anlamı yok tüfeğin çok seri olmasının.ayrıca durduk yerede fişek israf ediyolar,çok attım öyle serilik denicem diye:)
Raha BOLAT
1977 kırıkkale
 

Çevrimdışı Hakan BİLGİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 163
  • Thanked: 12 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #46 : 26 Mayıs 2010, 21:19:47 »
 Gazlı tüfekler ile kinetik yani dönerbaşlı tüfekler arasındaki bence en büyük fark birisinde gazın mekaniği itmesi ,,, diğerinde ise gaz basıncı ile geri itilen fişek kovanın verdiği itme kuvvetidir.Biri bahriz gaz odası deliğinden daha tapa ile saçma namludan çıkmadan gaz odasına  basınç verip hemen hemen fişeğin verdiği  3/3 lük gazın 3/1 ini gaz odasına tahliye ederek harcamasıdır..Bunu yerli tüfekler için açık yüreklilikle söylebilirim.ama bir beretta 303 de ise gaz odası öyle bir yapılmışki minimum gazın çalıştırdığı mekanizmanın ve hemen hemen sıfır atık gaz çalışmasıdır.. Yani belki atış aralığı ve tepme konusunda kinetik enerjiler pasif tüfekler  gibi görünsede hem çalışma mekaniği , hem temizleme kolaylığı, hemde barut gaz basıncını dışarıya  gazlı sistemler kadar vermediği için tercihim olmaktadır.Yani bence kinetik olan tüfek gazlı tüfeğe göre daha avantajlıdır.

 selamlar..
Hakan BİLGİ
1977-Adana
İki kişinin bildiği sır ,,,,,,,, sır değildir ..
 

Çevrimdışı Ferhat DEMİRCİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 322
  • Thanked: 16 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #47 : 27 Mayıs 2010, 01:01:42 »
   Her iki tüfeği de kullanan bir kullanıcı olarak(neo-stoeger) şunu  net olarak söyleyebilirim, döner başlıklı tüfek kolay temizlenebiliyor olabilir fakat gözden kaçırdığınız bir husus var, Av esnasında eğer döner başlıklı tüfeğinizin mekanizma ile döner kafa çevresine herhangi bir toz kir barut artığı gelirse tutukluk yapabiliyor.fakat gazlı tüfeklerde bu gibi durumlarda  daha avantajlı diye düşünüyorum.
  
   Ayrıca kinetik tüfekler sert dolularda geri tepmeyi kullanıcıya olduğu gibi yansıtıyor. buda av sırasında kullanıcıyı farkında omadan hırpalıyor oysa benelli bu olayı sentetik dipcikli tüfeklerinde comfortech teknolojisi le çözmüş.fakat ahşap tüfekleride aynı diğer kinetiklerde olduğu gibi rahatsızlık yaratıyor.  
  
   Bakın stoeger firması amerikada bu geri tepmeyi nasıl önlemiş recoil reducer diye adlandırdığı bir şok emici geliştirmişler tüfek ten ayrı satılıyor.

    
   Her nekadar dayakta atsa kinetik sistemin avda bana verdiği güven gazlı tüfekten daha fazla bunu kelimelerle ifade edemiyorum fakat ayrı bir güven veriyor.o yüzde 3 adet otomatik tüfeğimden 2 si kinetik ve yeni bir tüfek alıcak olsam yine kinetik ilk tercihim olur.

   Bu arada hakan kardes hoşgeldin aramıza keyifli paylaşımlar dilerim.
  
   Yanlız hakan kardes dediğini 3/3  ün  3/1 i çok fazla bir değere tekabül eder buna 100 üzerinden bakarsak  bu yüzde 33.3küsrat:) eder bu da çok  fazla gaz kaybı demek olur ki bu x gr bir fişekten senin söyleminle  %67 verim alınır ki benim kişisel kantime göre yanlış. şuan yerli de olsa gaz kaybı en fazla yüzde 10 civarlarında dır bunuda en güzel gazlı ve kinetik 2 tüfeğin penetrasyonunu dener ölcersin ki ben yaptım arada hiç fark yok ikisinde de delicilik neredeyse aynı.
  
   Yerli tüfek sanayinde gaz odasındaki delikler standard 2.5 mm olarak delinir eğer bu değerle düşük gramaj çalıştırmazsa üretici 3 mm kadar çıkarki şuan 2.5-3 mm arasında bu iş çözülmüş durumda

   Reha bey stoegerin kinetik çalışma prensibi resimlerle şu linkte anlatılıyor http://www.stoegerindustries.com/information/inertia_driven_system.php
  
   Şunuda ifade edeyim stoeger, ata neodan daha seri ve daha hızlı çalışıyor sanırım icra yayının öne alınması  diye düşünüyorum gazlı kullanan bir avcı stoeger ile kinetik tüfek kullandığın farkına varmaz diye düşünüyorum fakat neo da mekanızmaın gidip geldiğini görüyorsunuz..:)
  

  
« Son Düzenleme: 27 Mayıs 2010, 01:05:16 Gönderen: Ferhat DEMİRCİ »
Ferhat DEMİRCİ
1979 ADANA
[email protected]
 

Çevrimdışı Mehmet OVALI

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 220
  • Thanked: 1 times
  • KARAAĞAÇ/ BALIKESİR'li
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #48 : 27 Mayıs 2010, 18:23:37 »
Ferhat bey,size katılıyorum,neo12 özellikle düşük gramajda biraz yavaş çalışıyor.24,28 gramda özellikle ucuz fişeklerde böyle.ilk aldığımda bu tür fişekleri attığımda mekanizmanın sonraki fişeği sürüp,kapandığını duyabiliyordum.ancak rc gibi daha sert fişeklerde bu his olmuyor,ya da ben alıştığım için böyle olabilir.
fakat bunun sebebinin,icra yayının arkada olmasından ziyade yayın daha sert olmasından kaynaklandığını düşünüyorum.zira neo12 yi ilk elime alıp mekanizmayı kurduğumda stoeger ve benelliden daha sert olduğunu ya da daha zor çekildiğini hissetmiştim.bunun neden böyle yapıldığını tam olarak bilemiyorum.fakat bir iki fikrim var.
zannediyorum daha önce vursanı yapan bu firmanın, mekanizmanın geriye çarpması(özellikle ağır dolularda)ve bu nedenle ortaya çıkan sorunları bu noktaya tampon koymasına rağmen,istememesi .veya tüfeğin ağırlığının oldukça düşük olması ile ilgili bir sebepten,ya da bir süre sonra bu yayın yumuşayacağını düşünerek bu durumda da çalışmaya devam etmesini istediklerinden olabilir.bir de inertia yayın stres oranı nedeniyle olabilir..
 benim şahsi fikrime göre bu yay daha yumuşak olsaydı belkide daha hızlı çalışırdı.yavaş çalışma dışında (ucuz ve hafif fişeklerde olmak kaydıyla) herhangi bir sorun yaratmamakla birlikte,bu konu üzerinde düşünmeye değer.bir de firmaya sormakta yarar var diye düşünüyorum.selamlar...
Mehmet OVALI              
1967 MEZİTLİ/MERSİN  
___________________________________________
 

Çevrimdışı Hakan BİLGİ

  • AvlakForum Üye
  • *
  • İleti: 163
  • Thanked: 12 times
Ynt: neo12 izlenimler
« Yanıtla #49 : 27 Mayıs 2010, 22:43:09 »
 Ferhat kardeş  Aslında  2 farklı tüfekle aynı mühimmat kullanılarak kronograf yardımıyla kaç feet çıktıklarını ölçmek gerekir.Yalnız  4/4 lük olan gaz basıncının 4/1 i kullandığı garanti.Yerli tüfekler için kesinlikle bu olay geçerli.Fps ve hedefe verdiği momentum kuvvetinide ayrıca ölçerseniz dediğimi kesinlikle anlarsınız.Yani 3/1 olmasada 4/1 garanti.Ben hala iddia ediyorumki kinetiklerin gaz kaybı kesinlikle gazlılardan azdır...
 Bir beretta Urikaya bakarsanız kesinlikle gaz pistonu ve gaz odasının sızdırmazlığını göreceksinizki dar ve hava çıkmayacak şekilde olması kaidesi vardır.Misal ben yerli 4 tüfekde kundağın bırakın kirlenmesini  ve verdiği basıncı ateşin ağacı azda olsa yaktığına şahidim.

 Zaten şu anda beretta bile döner başlıya yani kinetiğe U dönüşü yapmışdır.Benellinin eğer reviev yani incelemelerine bakarsanız uzak avlar için özellikle kinetik yani döner başlı sistemleri kullandığını  görürsünüz.

 Benim görüşüm otomatik tüfeklerde yerli olarak kesinlikle gazlı tüfeklerin vasat , kinetik olanların ise revaçta olduğudur.Otomatik alınacaksa ya hareketli namlu ( oda bir nevi kinetik) , ya döner başlı , yada avrupa bir gazlı alınmasıdır.

Selamlar...
Hakan BİLGİ
1977-Adana
İki kişinin bildiği sır ,,,,,,,, sır değildir ..