Merhaba sevgili forum üyeleri.
Kafamı kurcalayan bir soru var ve ne kadar araştırsam da tatmin eden bir cevaba ulaşamadım. Domuz avında kendi dolumlarımı yanıma alsam da tüfeğe koyduğumda şansıma hiç domuz çıkmadı, sürekli BP thrill shock, black shock ve winchester ile vurdum. Kafamı kurcalayan soru ise:
CSB1, A0, A6SP, D20, S4 ve Tecna N gibi değişik barutlar ile aynı tip kurşunu örnek olarak 430 m/s namlu çıkış hızına ulaştırsak, misal ciğerden vurduğumuzu düşünürsek domuz üzerinde tesirini etkileyen farklar oluşur mu?
Kişisel tecrübe ve bilgilerinizi bekliyorum, şimdiden teşekkür ederim.
Igor bey,
Sorunuza önce cevap verip, sonra açıklayayım.
Evet. Kendi dolumlarınız 1000 f/lb (1350 jül) değerde bir enerji ile domuza çarpıyorsa 90 kiloluk bir domuz için hem durdurucu hem de öldürücü olacaktır. 32 gram ağırlıkta 410 m/s hızdaki bir merminin enerjisi 100 metre içinde bu değerin altına (1350 jül) düşmeyecektir. Burada
barutun cinsinden ziyade, merminin ağırlığı ve hızına bağlı kinetik enerji önemlidir. Hangi barutla bu namlu çıkış hızını sağladığınızın ise hedefteki etki açısından bir önemi yoktur.
Kinetik enerji KE= 1/2mV2 yani m (kitlenin ağırlığı) v2 (hızın karesi) çarpımı ile elde edilen bir değerdir. Bu formüle göre hareket eden cismin ağırlığı ve hızı arttıkça enerjisi daha fazla olacaktır.
Durduruculuk bir silahın meydana getirdiği balistik travma ile hedefi (insan veya hayvan) anında yıkması ve hareketsiz hale getirmesidir.Bu öldürücülükten farklı olarak, silahın hedef ölsün ölmesin, etkisiz hale getirmesini ifade eder.
Bu videoda domuzlar GÖĞÜS bölgesine isabet almasına rağmen, sanki kafaya isabet almış gibi derhal hareketsiz hale geliyorlar (Kurşun isabet ettikten sonraki gidişleri koca cüsseleri nedeniyle eylemsizlikle ilgili)
Canlının aniden hareketsiz kalması ancak o anda sinir sisteminin devre dışı kalması ile mümkündür. Yoksa kalp çalışması dursa bile beyin faaliyetleri bilinç kaybolmadan 10-15 saniye daha devam etmekte, beynin oksijenlenme kapasitesine bağlı bu süre 30 saniyeye kadar uzayabilmektedir. Yukarıdaki videoda domuzların aniden hareketsiz kalmasını kalp durması veya kan kaybı ile izah edemeyiz. Ayrıca kurşunun mantarlaşması (genişlemesi) hem durduruculuk hem de öldürücülük açısından önemli bir etkendir. Delip geçmek yerine mantarlaşarak hem yüksek enerji aktarma hem de daha fazla doku hasarı ve kanama yapma imkanı yaratır.
Yapılan deneysel araştırmalar ve adli tıp otopsi çalışmalarının gösterdiği veriler, enerji transferi ve ani artan göğüs içi basıncının beyni etkilediğini gösteriyor.
Bu basınç artışında damarlardaki kanın hidrolik etkilerini irdelemek lazım. Ani göğüs içi basınç artışı o anda kalbe giden kan pompalamasını arttırdığı gibi, toplar damarlarında kanı geri getirmesini önler. Hayvanlarda yapılan deneysel araştırmalar göğüse 700 jül ani enerji aktarımının kafa için basıncını aniden 30-40 Kpa arttırdığını göstermektedir.
https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK299193/Pekiyi, merminin bu kinetik enerjisi ne yapmaktadır:
1. Mermi kinetik enerjisi ile girdiği doku içinde ilerler. Dokuları ezerek kendine bir yol açar (kalıcı kavite). Canlı dokularda çekme (Drag) havadakinin 1000 katıdır. Mermi süratle yavaşlar. Merminin kinetik enerjisi ve şekline bağlı olarak doku içinde bir mesafe ilerler. Bu esnada damarları yırtarak kanama meydana getirir.
2. Mermi cildi delip doku içine girdiğinde kinetik enerjisi (Newton prensipleri ve enerjinin sakınımı kanunu gereği) transfer olur, bu esnada bir patlama (blast) etkisi ile kısa süreliğine bir geçiçi kavite oluşur:
İşte bu geçici kavite kısa süreliğine artan yüksek basınç, gögüs kafesi içinde olursa artan basınç kalbe ve damar sistemine etki yaparak kafa içi basıncını da arttırır. Bu ani basınç artışının ani bilinç kaybına neden olduğu düşünülmektedir. (Durdurucuculuk bu noktadadır)
Otopsi çalışmalarında gögüs şiddetli yaralanmalarında hayvanlarda ve insanlarda beyin dokusu, beyin sapı, hipotalamus gibi bölgelerde kanamalar da gösterilmiştir.
Durduruculuk konusunda merminin ağırlığı, yapısı ve şekli, vuruş hızı kadar, şekil değiştirme (Mantarlaşma etkisi) hem öldürücülük, hem de durduruculuk konusunda etkili bulunmuştur.
Yukarıdakileri DURDURUCULUK açısından özetleyecek olursam:
1. Durduruculuk merminin kitle (çap, ağırlık, kesitsel dansite), vuruş anındaki hızı, şekil değiştirme özelliklerine bağlı oluşan GEÇİCİ KAVİTE ve basınç etkisi ile oluşan sinir sistemi etkilenmesine bağlıdır.
2. Öldürücülük bunun yanı sıra kanama ile bağlantılıdır
Yüksek kalibreli mermilerin durduruculuğu daha yüksektir. 12 Gauge'un üstünlüğü tartışılmaz
Penetrasyon durduruculuk açısından sayılan önemli faktörlerden birsidir. FBI testlerinde durduruculuk açısından en az 12" (~ 30 cm) penetrasyon öngörmektedir.
Hatcher göreceli bir penetrayon açısından bir eşitlik önermiştir:
P=E / R.A
E= vuruş anında merminin kinetik enerjisi A= mermi kesitinin yüzölçümü R= hedefin direnci
Çıkan P değeri diğer kalibrelerle karşılaştırmaya yarar. Penetrasyon derinliği durduruculuk değerlendirmesi için testlerde kullanılır. Farklı üreticiler arasında ayni kalibredeki mermiler farklı özelliklerde üretilmektedir. Ağırlık, kullanılan malzeme, uç özelliği, namlu çıkış hızı değiştkçe penetrasyon miktarı da değişir.
Namlu çıkış hızı durduruculuk açısından tek başına bir ölçü müdür? sorusunun yanıtı kesinlikle " hayır!" olacaktır.
Durduruculuk açısından en iyi ölçü; atışın sonucu, merminin doğru yere girmesidir.Durduruculuk açısından bir çok değerlendirme ve indeks tanımlanmıştır.
Optimal Game Weight (OGW) (En uygun Av Ağırlığı), Taylor Knock-out Factor (TKO) (Taylor'un Yıkma Faktörü, Lethality Index (LI) (Öldürücülük Göstergesi), Hornady Index of Terminal Standarts (HITS) Hornady Terminal Standart Göstergesi, Bekker Knock-ot Value (KOV) Bekker Yıkma Değeri bunların arasında sayılabilir. Merak edildiği takdirde detaylara girebilirim.
Umarım faydalı olmuşumdur.