Gönderen Konu: Pompa vuruşlu ateşleme.  (Okunma sayısı 799 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı S.Alper ERDEM

  • Expert Üye
  • *****
  • İleti: 172
  • Thanked: 644 times
  • AVLAKFORUM.COM AVCI FORUMU
Pompa vuruşlu ateşleme.
« : 17 Ekim 2020, 17:45:13 »
Selamlar arkadaşlar,


Geçen asrın başlarından da önce, henüz otomatik dolumlu yivsizler icad edilip pazara verilmeden, Amerikan Ordusu 12 numara
bir yivsizin kısa mesafede, su soğutmalı makinalı tüfekten sonra gelen ateşli silah olduğunu keşfetmişti...

O zamanın çok atışlı yivsizlerinin başta geleni pompalı türlerdi ve özellikle siper temizleme çatışmalarında bu tüfeklerin çok etkili olduğu
raporlarla tescil edilmişti.

Amerikalı taifesinin medeniyet götürme mekanlarından biri olan Filipin adalarında, İspanyollarla savaşılıp, ateş kes ilan edilıp, onların
rehavetinden istifadeyle saldırıp  buranın mülkiyete geçirilmesinden sonra, bu insancıl görevi anlamamakta ısrar eden "Moro" yerlilerinin
hücumlarına karşı bu yivsizlerin atış süratinin dahi yetersiz kalışıyla yeni pompalı tüfek yapılandırılmalarının zaruri olduğu görülmüştü.

Yapılacak olan, pompalı tüfeğin zorunlu olan pompalama hareketinden sonra tetik çekilmesi işleminin otomatik olarak, pompa vuruşu
sonlandırılmasıyla birleştirilmesiydi... Yani bir nevi "Otomatik" pompalı yapmak...

İstek yerine gitti ve Winchester Model 1893 ve geliştirilmiş 1897, dahi John Browning tarafından bu yapılanmayla kullanıma sunuldu...

Amerikalı komutan John Joseph Pershing, tüfeği hain Moro'lar üzerinde bol miktarda deneyip etkili olduğuna karar verdi... Tüfek,
şarjörü sonuna kadar doldurulup hedefe pek de nişan almadan, kalçadan atışla doğrultulup tetiği çekili tutuluyor, pompa geri ileri
hareketi sürdürüldüğünce "Pat... Pat... Pat" atışa devam ediyordu...

Komutan Pershing, Birinci Dünya savaşında "Amerikan Dış Güçleri" başına general olup atandığında bu tüfeği ve ondan geliştirilen
1912 modelini de cepheye götürdü... Alman'lar da Moro'lar gibi tüfeğin hışmından nasiplerini aldılar... Ancak, Bu Alman Hükümeti,
Moro'lar gibi sessiz değildi... Silahın insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle şikayet etti... Şikayet kabul gördü... Ancak Amerikalı'lar
aldırmayıp kullanımını sürdürdüler...

Pompa vuruşlu ateşleme daha sonradan Remington Model 17, Stevens 620 ve Ithaca 37 örneklerinde değişik yapılandırmalarla
yer aldı ve Amerikan ordusu, bu tüfekleri Wietnam savaşlarına kadar her çatışmada kullandılar.

Pompa vuruşlu ateşleme her markada daha değişik  yapılanmalardaydı... Winchester 93/97'de tetiğe bağlı kaşığın yerine oturması
ile, Model 12'de güçlü mekanizma kilit yayının horozu serbest bırakmasıyla, Remington ve Ithaca'da mekanizma kilit levyesinin horozu
mekanizma yerine oturduğunda düşürmesiyle çalışıyordu.

Bu tüfeklerin en basit yapılanmada olan Ithaca Model 37'de pompa vuruşlu ateşleme 1980 yıllarına kadar üretimde kaldı... Diğerleri
çok parçalı ve zor üretimleriyle yerlerini daha basit modellere bıraktılar. Bizde bir zamanlar "Huğsan" tarafından klonlanan Ithaca'lar
bu özellikten yoksundur.

Amerikan pompalı pazarına aniden dahil olan İtalyan asıllı modellerin hiç biri yapılış başlangıcında bile böyle bir yaklaşımın olduğundan
haberdar değildi ve tamamı bu vasıftan uzak olarak müşterilere sunuldu.

Amerikan pompalı kullanıcıları zaman zaman bu özelliği silahlarında aradılar... Ancak olmadığını gördüklerinde fazla üstünde durmadılar.
Çoğu, sadece atışta tetikle horozun bağlantısı kesen mekanizmanın iptalıyle bu işlevin olacağını zannetmekteydi ancak, deneme
yapacak kadar meraklı olanlar bunun mümkün olmadığını gördüler.  Aslında, yeni modeller bu özelliği taşıyan eski modellere göre
çok basıt yapılandırılmada idiler ve bunlara eski mekanizmaların mota mot tatbiki imkansızdı... Mübareklerin birindeki malzeme ve
işçilik sarfıyla yenilerden neredeyse üç tane yapılabilirdi.

Pompalı tüfeklerin atış süratini artıran bu özellik zaman zaman hizmet güçlerinde arandı... Ancak, otomatik dolumlu türler çoktan
pompalıların yerini almıştı ve onların hızı yeterliydi...

Düşük gramajlı dolularda, atış sürekliliği yönünden eksikliği olmayan pompalı tüfeklerin halen kullanıldığı bazı güvenlik güçleri, pompa
vuruşlu ateşlemeyi talep ettilerse de ne bizim üreticilerimizden, ne de İtalyan'lardan böyle bir isteğe cevap veren olmadı...İtalyan'lar
belki uğraşa değer bulmadılar, sürekli taklidle yaşayan üreticilerimizin yaratıcılıkları da  muhtemelen elvermedi.

Ancak böyle bir talep halen mevcuttur ve Dünya şampiyonu üreticilerimize duyurmak boynumuza borçtur.



Saygılar.





« Son Düzenleme: 18 Ekim 2020, 00:22:43 Gönderen: S.Alper ERDEM »
1944-Istanbul
 

Çevrimdışı Abdullah GÜLTEPE

  • Müdavim Üyemiz
  • ***
  • İleti: 1077
  • Thanked: 176 times
Ynt: Pompa vuruşlu ateşleme.
« Yanıtla #1 : 17 Ekim 2020, 19:48:05 »
İthacada bu özelliği daha önce duymuştum ama ne için üretildiğini bilmiyordum açıkcası, bilgilendirme teşekkür ederim...
  • baikal mp 153 0tomatik
  • yıldız p71 otomatik
  • turkuaz sn12 otomatik
  • akdaş ah 212
Abdullah GÜLTEPE 1984 KARABÜK-İSKENDERUN/HATAY
 Tel: 05354083156
 

Çevrimdışı S.Alper ERDEM

  • Expert Üye
  • *****
  • İleti: 172
  • Thanked: 644 times
  • AVLAKFORUM.COM AVCI FORUMU
Ynt: Pompa vuruşlu ateşleme.
« Yanıtla #2 : 09 Aralık 2020, 11:28:01 »



Selamlar arkadaşlar,


Konu başlangıcında bahsedilen "Pompa Vuruşlu Ateşleme" özelliğinin çalışma şeklini yukarıda görebilirsiniz. Videoda sergilenen,
Türk Patent Kurumu nezdinde müracaatı yayınlanmış bir yenilik olup ülkemiz ve dışarıda benzeri yoktur.

"Bir asır önceden kullanılmış bir yapılanmanın neresi yenilikmiş" şeklinde düşünenler olabilir. Düzeneğin "Yenilik" vasfı, şu ara en
çok kullanılan "İtalyan Kökenli, aslı gazlı otomatik tüfeklerden devşirme pompalılara uyarlanmış olmasından geliyor. Bilindiği gibi,
tüfek gövdesine bir yahut iki pimle monte edilip rahatça sökülebilen tetik takımlarına sahip bu yivsizlerin ilk ortaya çıktığı geçen
asrın ortalarında, Amerikan esaslı pompalıların büyük çoğunluğu bahsedilen ateşleme özelliğini taşımaz şekilde yapıldıklarından,
onlara mal beğendirip satma çabası içindeki İtalyan'lar, geliştirdikleri pompalı türlerde bu nevi bir yapılanmaya uyarlanabilecek
tasarımlar düşünmemişler...

Şimdi bu nevi pompalıları Amerika'ya ihraç eden İtalyan'lardan çok bizim üreticiler ve Amerika'da bu özelliği arayan kullanıcılar var...
Buna mukabil, isteseler böyle bir yapılanmayı rahatça tasarlıyabilecek olan İtalyan'lar, artık pompalı dış satımında bizim tüfekçilerimize
yenik düştüklerinden, zahmet edip bu özelliği tüfeklerine ilave etmeğe üşenmişler... Zaten "Klonlama" üzerine çalışmada uzmanlaşmış
üreticilerimizde de böyle bir çıkış olmamış.

Tetiğin çekili tutulup pompa vuruşlarının devam ettirildiği sürece ateşleme veren bu yapılanmalar, konuya aşina ülke kanuni
düzenlemelerinde "Makinalı Tüfek" olarak kabul edilmiyor. Zira silahın boşalma ve doldurulmasını yapan, hala el hareketine bağlı
pompalama işlemi.

İtalyan asıllı pompalıların pompa vuruş akıcılığının pek bir Winchester 12, Ithaca 37 benzerinde olmadığı düşünülürse, pompa
vuruşlu ateşlemenin, omuzdan tüfeği ayırmadan, peşpeşe süratli atışlarla en hafif dolularda dahi isabetli vuruşlar çıkaramıyacağı
düşünülebilir ve bunun büyük ölçüde doğruluğu inkar edilemez... Ancak düzeneğin kullanım yeri, geçmişte ve bugün, daha çok
kalçadan atış disiplininin yer alacağı düşünülen yakın mesafeli güvenlik güçleri çatışmaları, ev savunma uğraşlarıdır.



Saygılar.
1944-Istanbul